Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!
TikTok'taki yeni akımlardan aloe vera suyu içmenin her ne kadar bilimsel olarak kanıtlanmış olmasa da öne çıkan 5 faydası, son zamanlarda bir hayli konuşuluyor...
Aloe vera bitkisi, temel olarak Aloe cinsinden sulu bir bitki türü. Tropikal iklimlerde bol miktarda yetişiyor ve yüzyıllardır şifalı bir bitki olarak kullanılıyor. Aloe vera suyu ise aloe vera bitkisinin yaprağının etinden yapılan yapışkan, kalınca bir sıvı. Aloe veranın su olarak veya başka şekillerde tüketildiğinde sağlığa olası faydalarını sizin için derledik.
Aloe vera bitkisinin anti-inflamatuar özelliklere sahip olduğu düşünülüyor. Bu yüzden birçok insan onu yanıklar ve yaralar gibi belirli cilt rahatsızlıklarını tedavi etmek ve rahatlatmak için kullanıyor.
Antioksidanlar, vücudunuzu oksidatif stres olarak da bilinen serbest radikallerin neden olduğu hasarlardan korumaya yardımcı olur. Araştırmalar, kronik oksidatif stresin, kalp hastalığı ve hatta bazı kanserler de dahil olmak üzere bazı sağlık koşullarının riskini artırabildiğini göstermiştir. Ancak, yin de şu anda aloe vera suyunun doğrudan vücut üzerinde bir etkisi olduğunu gösteren bir araştırma bulunmamaktadır.
Aloe veranın anti-inflamatuar özelliklere sahip olduğu düşünülüyor ve bu da onu yanıklar ve atopik dermatit gibi diğer cilt bozuklukları için potansiyel bir tedavi uygulaması haline getiriyor.
Aloe veranın cilt sağlığı üzerindeki birçok faydası, özellikle içecek olarak tüketilmek yerine topikal olarak uygulandığında görülür. Yine de oral aloe vera takviyeleri hakkında sınırlı araştırmaların varlığı da söz konusu edilebilir.
Bir çalışma, 46 yaşın altındaki bir grup erkekte 12 hafta boyunca günde 40 mcg aloe sterol almanın cilt elastikiyetini iyileştirdiğini öne sürüyor.
Benzer şekilde başka bir araştırma ise aloe vera tüketmenin, 40 yaş üstü bir grup kadında kolajen üretimini artırdığını ve kırışıklıkların görünümünü azalttığını ileri sürüyor.
Bu çalışmaların her ikisinde de aloe veranın su olarak değil, takviye olarak tüketildiğini belirtmek gerekiyor. Ek olarak, bu araştırmalar umut verici olsa da, kesin değiller ve daha fazla insan denemesine ihtiyaç mutlaka ihtiyaç olduğunu gösteriyorlar.
Eski araştırmalar, aloe veranın hem jelinin hem de suyunun tip 2 diyabetli kişilerde açlık kan şekeri düzeylerini düşürebileceğini gösteriyor. Buna karşılık, başka iki ayrı inceleme ise aloe vera suyu içmenin tip 2 diyabetli kişilerde açlık kan şekerini iyileştirmediğini ileri sürüyor.
Başka bir çalışma da aloe vera suyunun, diyabet öncesi dönemdeki insanlarda hem kan şekerini hem de kan yağ asidi seviyelerini iyileştirdiğini gözlemledi.Bu umut verici görünse de, araştırma sınırlıdır. Aloe vera suyu ile kan şekeri kontrolü arasındaki ilişkiyi doğrulamak için daha büyük, randomize ve kontrollü araştırmalara ihtiyaç vardır. Ayrıca, aloe vera özü takviyeleri henüz özel olarak diyabet için güvenli bir alternatif tedavi olarak görülmemektedir.
Aloe vera suyu antrakinon glikozitler içerir. Bunlar, kabızlığı gidermeye yardımcı olabilecek müshil etkileri olan bitki bileşikleri olarak da ifade edilebilirler. Bununla birlikte, bu konuyla ilgili araştırmalar oldukça eski olmakla birlikte kabızlığı tedavi etmek için aloe vera suyunun kullanılmasının güvenilirliği de bilinmiyor.
2002 yılında FDA, aloe vera laksatiflerini, güvenliklerini ve etkinliklerini doğrulamak için test edilmedikleri için artık tezgah üstü piyasa için uygun bulmadı.
Bazı araştırmalar, aloe vera şurubunun GERD semptomlarını tedavi etmeye ve azaltmaya yardımcı olabileceğini düşündürmekle birlikte diğer araştırmalar, IBS tedavisi için aloe vera özü kullanımının umut verici sonuçlar doğurduğuna işaret ediyor.
Sonuç olarak, aloe veranın sindirim açısından faydaları olabilir ancak bu amaçlar için kullanımının güvenliğini veya dozajını gösteren yeterli araştırma henüz yoktur.
Ağızda ağrı ve iltihaplanmaya neden olan kronik bir durum olan oral submukoz fibrozu olan 74 kişide yapılan bir araştırma, 3 ay boyunca günde iki kez 30 mL aloe vera suyunun alınmasının hidrokortizon enjeksiyonları gibi geleneksel tedaviler kadar etkili olduğunu ifade ediyor.
Başka bir çalışma ise baş ve boyun kanseri olan bireylerde aloe vera gargarasının, kemoterapi ve radyasyon tedavilerinin yaygın bir yan etkisi olan oral mukozit ile ilgili şiddeti ve ağrıyı etkili bir şekilde azalttığını keşfetti.
Ayrıca aloe vera gargarasının diş plağını azaltmaya ve ağız cerrahisini takiben ağrı ve şişliği idare etmeye yardımcı olabileceği de tahmin ediliyor.
Daha uzun vadeli verilere ihtiyaç duyulmasına rağmen bu çalışmalar aloe vera suyunun belirli diş ve ağız hastalıkları için tedavilere alternatif bir yaklaşım sunabileceğini gösteriyor.
Kaynak: HT Hayat
Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı