Yazının şövalyesi: Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Merjam Yazar: Merjam 14 Aralık 2021

Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

Doğan Hızlan’ın ifadesiyle yazının şövalyelerinden birisiYakup Kadri Karaosmanoğlu… Türk edebiyatının unutulmaz isimlerinden, Yakup Kadri Karaosmanoğlu vefatının 47. yılından unutulmadı.

Yazının şövalyesi: Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Sayısız eser ve Türk edebiyatında yeri doldurulmayacak başarılara imza attı. Yakup Kadri Karaosmanoğlu vefatında anılıyor. Yakup Kadri Karaosmanoğlu kimdir? Hangi eserleriyle tarihte yer edinmiştir.

 27 Mart 1889’da Kahire’de dünyaya gelen Karaosmanoğlu, öğreniminin bir bölümünü Mısır’da, bir bölümünü ise Manisa ve İzmir’de sürdürdü. İstanbul’da hukuk eğitimi alan Karaosmanoğlu, İsviçre’de 1916-1919’da tüberküloz tedavisi gördü. İstanbul’a döndüğünde İkdam gazetesi yazarı olarak Milli Mücadele’yi destekleyen yazılar kaleme alan Karaosmanoğlu, 1921’de Ankara hükümetinin çağrısıyla Anadolu’ya geçti.

Milletvekilliği yaptı

Savaştan sonra Tetkik-i Mezalim Heyeti’nde görevli olarak Kütahya, Simav, Gediz, Eskişehir, Sakarya civarını dolaşan Karaosmanoğlu, Mardin (1923-1931) ve Manisa (1931-1934) milletvekilliği yaptı. Milletvekilliği süresince, Hakimiyet-i Milliye, Cumhuriyet ve Milliyet gazeteleri ile imtiyaz sahipliğini yaptığı Kadro dergisine edebi ve siyasi yazılar yazan Karaosmanoğlu, 1934’ün sonlarından itibaren Tiran, Prag (1935-1939), Lahey (1939-1940), Bern (1942-1949), Tahran (1949-1951) ve tekrar Bern (1951-1954) elçilik görevlerinde bulundu.

Türkiye’ye emekli olduğu 1955’te dönen Karaosmanoğlu, 1961’de CHP Manisa Milletvekili seçildi. 1962’de Atatürk ilkelerinden uzaklaştığını öne sürerek partisinden ayrılan, 1965’te siyasi hayata tamamen veda eden Karaosmanoğlu’nun son resmi görevi Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanlığı oldu. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 13 Aralık 1974’te arkasında birçok edebiyat eseri bırakarak Ankara’da yaşama veda etti.

Atatürk’ün hayatta kalan son yakın arkadaşlarından…

AA Yönetim Kurulu Başkanı Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun vefatı, 13 Aralık 1974 Cuma günkü AA bülteninde ilk haber olarak yer aldı. “Flaş” anonsuyla saat 07.10’da verilen “Yakup Kadri Karaosmanoğlu Vefat Etti” başlıklı haberin girişinde, “Atatürk’ün hayatta kalan son yakın arkadaşlarından Türk edebiyatı ve politikasının ünlü siması Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Yakup Kadri Karaosmanoğlu, bu sabah saat 06.55’te tedavi edilmekte olduğu Gülhane Askeri Tıp Akademisinde hayata gözlerini yummuştur.” ifadesi kullanıldı. Bu haberin altında ise AA’nın vefatla ilgili bir tebliği abonelere duyuruldu.

Yakup Kadri Karaosmanoğlu için 14 Aralık 1974 Cumartesi günü önce TBMM’de, daha sonra AA’nın o dönemde Hanımeli Sokak’ta bulunan Genel Müdürlük binasında tören düzenlendi. Karaosmanoğlu’nun cenazesi, özel uçakla gönderildiği İstanbul’da, Şişli Camisi’nde kılınan namazın ardından Yahya Efendi Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Sosyal değişimleri ele aldı

Fecr-i Ati’ye ile edebi hayata giren Yakup Kadri’nin yayımlanan ilk eseri “Nirvana” adlı piyes oldu. Daha çok eleştirileriyle tanınan Karaosmanoğlu’nun çeşitli yazıları, Çığır, Dergâh, Genç Kalemler, Güzel Sanatlar Mecmuası, Hayat, İctihad, İnci, Jale, Meydan, Muhit, Musavver Muhit, Musavver Eşref, Musavver Hale, Peyam-ı Edebi, Nevsal-i Milli, Resimli İstanbul, Rübab, Servet-i Fünun, Şebab, Şiir ve Tefekkür, Tercüman, Tercüman-ı Hakikat, Türk Yurdu, Varlık, Yeni İstanbul, Yeni Mecmua, Yeni Nesil gibi gazete ile dergilerde yayımlandı.

Edebi hayatının başlarında, “ferdiyetçi” sanat anlayışına sahip olan Karaosmanoğlu, işgal yıllarından sonra bağımsız sanat davası yerine, bir toplumun ve milletin malı olan sanatı benimsedi. Karaosmanoğlu, bu düşüncenin sonucu olarak özellikle romanlarında Sultan Abdülmecid devrinden 1950’lerin Türkiyesine kadar geçen yüzyıl içindeki tarihi olayları ve sosyal değişmeleri ele aldı. Çok yönlü bir yazar olan Yakup Kadri’nin mensur şiir tarzı denemeleri başta olmak üzere eserlerinde, tasavvufi hikmetler, Kitab-ı Mukaddes’ten kıssalar, Yunus Emre, Fuzuli, Karacaoğlan gibi yerli şairlerin yanında Ibsen, Maeterlinck, Proust, Nietzsche, Bergson gibi Batılı yazar ve filozofların etkileri dikkati çekiyor.

Yazıları topluma duyarlı ve hassastı

Yakup Kadri, mensur şiir türü örneklerini “Erenlerin Bağından” ve “Okun Ucundan” kitaplarında, denemelerini “Alp Dağlarından ve Miss Chalfrin’in Albümünden” eserinde topladı. Karaosmanoğlu’nun 1922-1956’da yayımlanan 9 romanı ise “Bir Sürgün”, “Hep O Şarkı”, “Kiralık Konak”, “Sodom ve Gomore”, “Nur Baba”, “Hüküm Gecesi”, “Yaban”, “Ankara” ve “Panorama”dır. Yazar, iki döneme ayrılan hikâyeciliğinin ilk döneminde kaleme aldığı “Bir Serencam” ve “Rahmet”te, Edebiyat-ı Cedide anlayışını yansıtarak ferdi ve ailevi konuları işledi.

Sanat anlayışında köklü bir değişime yol açan siyasi ve sosyal problemlerle hikâyelerinin konularını değiştiren Karaosmanoğlu, ikinci dönemde toplum meselelerine yöneldi. Bu öyküleri “Milli Savaş Hikayeleri”, “İzmir’den Bursa’ya” adlı eserlerde yayımlanan Yakup Kadri’nin kitaplarına girmeyen 20 hikayesi ise Niyazi Akı tarafından 1985’te “Hikayeler” adıyla basıldı.

Yakup Kadri Karaosmanoğlu, “Nirvana”, “Veda”, “Sağanak” ve “Mağara” adlı piyesler ile çocukluğundan başlayarak siyasi hayatının sonuna kadarki anılarını topladığı “Anamın Kitabı”, “Gençlik ve Edebiyat Hatıraları”, “Vatan Yolunda”, “Politikada 45 Yıl” ve “Zoraki Diplomat” adlı 5 hatırat yazdı.

Kaynak: AA

Merjam

Merjam

  • Editörün Seçimi
  • En Çok Okunanlar

Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio