Modada güçlü minimalizm dönemi

Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

Son birkaç yıldır modada en yaygın olan ve hâkimiyetini sürdüren minimalizm akımına farklı dokunuşlar gözlemleniyor. Tek düze renkler, abartıdan uzak ikon parçalar ve sadelik kelimelerini yan yana sıraladığımızda bazen sıkıcı olma riskini de göz önüne alırız. Ancak son yıllarda hayatımızdaki sadeleşme arayışları modanın minimalizme kendini kaptırmasına sebep oluyor. Minimalizm akımına uygun kombinlere birlikte göz atmaya ne dersiniz?

Kilit parçalar ve sade silüetler minimalist stilin net çizgisini korumaya devam ederken moda dünyasının kattığı yorumlar zihnimizdeki minimalizmin sınırlarını genişletiyor. Eskiden konu sade stiller olduğu zaman belirli parçalar ve belirli renkler arasında bir oyun alanı yaratılırdı. Basic dediğimiz ürünler bu stil kodunun temel taşlarını oluştururken kimi zaman yalınlık sıkıcılıkla eş değer tutulurdu. Ancak son birkaç yıldır minimalist yaklaşımlar adeta yeniden yorumlanmaya ve bizi bu kelimenin farklı bir yüzüyle tanıştırmaya başladı.

Pernille Teisbaek, Tine Andrea gibi influencer’lar İskandinav stilinin moda radarına girmesine vesile olurken farklı renklerin, modern formların da minimalist alana dâhil olduğunu gösterdi. Victoria Beckham, kişisel tarzıyla bu yaklaşımı eskiden beri benimserken kendi yarattığı markasıyla da yalın şıklığı bir üst seviyeye çıkarttı. Nensi Dojaka, Jonathan Simkhai ve Peter Do gibi tasarımcılarsa asimetrik kesimleri sade bir vizyonla buluşturarak minimalist stilin ne kadar güçlü olabileceğini gösterdi. Zamansız bir kimliği olan bu yaklaşım, yaratıcı ellerde derin anlamlarını gün yüzüne çıkartırken neredeyse tavrıyla zıt olan statement mertebesine yükselmek üzere. Celine, Jil Sander ya da Max Mara çok uzun süredir bu mirası başarıyla taşırken yakın zamanın vizyonu minimalizmde yeni bir dönem başlatıyor. Kaynak: Vogue Türkiye