İstanbul Moda Haftası’nın hibrit hali mercek altında

Merjam Yazar: Merjam 8 Nisan 2022

Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

İstanbul'da Moda Haftası Sonbahar/Kış 2022 koleksiyonlarını sundu. Hem fiziksel hem de dijital ortamda gerçekleşen etkinliğe damgasını vuran gelişmelere yakından bakalım. İşte detaylar…

İstanbul Moda Haftası’nın hibrit hali mercek altında

2009’dan beri devam eden Türkiye’nin en önemli moda etkinliği Fashion Week Istanbul, dijital olarak gerçekleşen sezonların ardından bu sezon hibrit bir formatla Sonbahar/Kış 2022 koleksiyonlarını sundu. Bu defa Soho House Istanbul’u mesken edinen etkinlikte koleksiyon sunumları farklı formatlarla karşımıza çıkarken, özellikle açılış partisi tüm katılımcılara bir arada bulunma, topluluk olma hissinin enerjisini yeniden hatırlattı.

İstanbul gibi gelişmekte olan moda haftalarında bu dijitalleşme birçok avantajı beraberinde getiriyor

Geçtiğimiz sezonlarda özellikle Londra ve Paris moda haftalarından anımsadığımız hibrit format hem fiziksel etkinliklerle katılımcılarını ağırlıyor, hem de dijital gösterimlerle farklı nedenlerle etkinliğe katılamayan sektör profesyonellerine ulaşabiliyor. Özellikle İstanbul gibi gelişmekte olan moda haftalarında bu dijitalleşme birçok avantajı beraberinde getiriyor. Global modanın önemli oyuncularına ulaşabilme şansı kuşkusuz bunların en önemlisi. Dijital sunumların özellikle koleksiyonun detaylarına hâkim olma anlamında hâlâ konvansiyonel etkinliklerin yerini tutmadığını düşünsem de panellerden defilelere, film gösterimlerinden sergilere hiçbir etkinlikten geri kalmadan tüm tasarımcıları izleyebilmenin büyük bir fırsat olduğunu düşünüyorum. 20’den fazla tasarımcının koleksiyonlarını keşfettiğimiz bu heyecanlı haftadan akılda kalanları derledik.

Global Türk markaları yaratmak için moda haftası

Pandemiyle dünya çapında dijitalleşen moda haftaları, İstanbul gibi gelişmekte olan moda haftaları için büyük fırsatlar barındırıyor. Türk tasarımının ve İstanbul’un bilinirliğini artırmak üzere Fashion Week Istanbul, bu sezon da prestijli moda yayını Business of Fashion ile işbirliğini sürdürdü. Bu birlikteliğin yanı sıra moda iletişimi alanında dünyanın önde gelen markalarından olan Karla Otto ile de güçlerini birleştiren FWI, farklı uluslararası basın mensuplarını ve influencer’ları da İstanbul’da ağırladı.

“İlk 5 ülke arasına girmeyi amaçlıyoruz”

Organizasyon sahibi IHKIB Başkanı Mustafa Gültepe şöyle diyor; “Fashion Week Istanbul, Türkiye’nin 2030 yılına kadar global ölçekte ilk 100 marka arasına 5 Türk marka konumlandırma hedefinde kritik rol oynuyor. Bugün özgün tasarımlarımızı ve katma değeri yüksek üretim yetkinliklerimizi artırmayı, böylelikle tasarım markalarıyla bilinen ilk 5 ülke arasına girmeyi amaçlıyoruz.”

Defilelere dönüş

Haftanın programında yer alan az sayıda defile arasında akıllara kazınan, kuşkusuz Nihan Peker’in 10. yılını kutladığı Golden Age defilesiydi. Sergilediği tasarımların görkemli kimliğini tamamlayacak şekilde Çırağan Sarayı’nın rokoko atmosferini tercih eden Peker, koleksiyonunun ilhamını, “Yaşadığımız her an altın gibi değerli ve gerçek, işte bu sebeple koleksiyonun adı Altın Çağı” sözleriyle özetledi.

Markanın alışılmış çizgisinden çıkmadan, her zamanki gibi naif fakat daha ışıltılı ve iddialı bir Nihan Peker kadınını resmeden koleksiyon, renkleri tüm tonlarıyla kucaklıyordu: Zümrüt yeşili, fuşya, şampanya tonları, altın, siyah ve beyaz tonlarından oluşan renk paletinin elde işlenen özel altın detaylarıyla buluştuğu tasarımlar muazzam bir zanaatkârlığı yansıtıyordu. Koleksiyonu tamamlayan Eli Peacock aksesuarlar ise genç zanaatkâr girişimci Sevil Savaş Özsezer’in ince işçiliğini tüm detaylarda hissettiriyordu. Kadın zanaatkârların aylar süren emeğinin özel dokuma kumaşlarla tamamlandığı koleksiyon haftaya couture ruhu taşıdı.

İlk günden beri genç yetenekleri destekleyen FWI, bu sezon da İstanbul Moda Akademisi mezunlarının koleksiyonlarını Karma by IMA ve New Gen by IMA defileleriyle sundu. Soho House Istanbul’un balo salonunda gerçekleşen defilelerin model seçkisinde yer alan siyah modeller, dünya modasının en sıcak konularından olan kapsayıcılık anlamında Fashion Week Istanbul adına da önemli mesajlar veriyordu.

Sergiler, moda filmleri ve diğerleri

Her sezon sıradışı defile konseptleri ve moda filmleri ile koleksiyonunu sunan Sudi Etuz, Sonbahar/Kış 2022 koleksiyonunu geçtiğimiz yıl vefat eden babasına ve atalarının nesilden nesile yaşadığı Dalyan Lagünü’ne ithaf etti. Kırım Kilisesi’nin nefes kesici atmosferinde gerçekleşen sergide davetliler Akdeniz’in ışıl ışıl mavi sularından ve zengin su altı yaşamından ilham alan tasarımları farklı modeller üzerinde, dünyanın farklı şehirlerinde kurgulanmış videolar eşliğinde keşfetme fırsatı buldular. Kadınların güçlü figürlerini gösteren heykelsi elbiselerin, mikro mini üstlerin, süper mini eteklerin öne çıktığı koleksiyonda markanın imzası haline gelen origamik tüllere eşlik eden el işçi “patch” detaylar, kristaller ve yarı değerli taş işlemeleri dikkat çekiyordu.

Kısa bir aranın ardından Fashion Week Istanbul takvimine dönen genç kuşak tasarımcılardan Başak Cankeş, Aynı mı? isimli Bashaques’ 9. giyilebilir sanat koleksiyonu için ilhamı Güney Amerika topraklarında buldu. Anadolu motifleri ile Peru ve Kolombiya yerlilerinin kullandığı motiflerin şaşırtan aynılığına tanık olan tasarımcı, Peru ve Kolombiya halkının kadın yerlilerinin dokuduğu Türk motifleriyle, kolektif bilincin bir parçası olması arzusuyla iki kültürü harmanladı. Ortaya çıkan sonuçları Anadolu’da hâlâ dokumanın yapıldığı köylere götürerek, buradaki kadınlar ile kumaşların üretimine devam etti. Birbirlerini asla göremeyecek ustaları ortak bir kültür mirasında buluşturan koleksiyonun her parçası eşsiz.

TAGG kurucusu ve kreatif direktörü Gökay Gündoğdu, Root adını verdiği Sonbahar/Kış 2022 koleksiyonunda ilhamını güçlü Osmanlı siluetlerinden aldı. Özellikle heykelsi terziliğiyle dikkat çeken koleksiyonda uzun tuniklerin altında katmanlanan pantolonlar, akışkan gömlekler, elbiseler ve pelerinli üstler, Dolmabahçe Sarayı, Topkapı Sarayı, Çırağan Sarayı gibi tarihi İstanbul saraylarının dokusundan renkleri ve izleri yansıtıyordu. Tarihi Paket Postanesi’nde gerçekleşen sunumda sergilenen parçalar barok, rokoko ve neoklasik stillerden İznik Çinileri’ne, zengin bir kültürel mirasa atıfta bulunarak büyük beğeni topladı.

Her sezon moda haftası takviminde görmeye alışkın olduğumuz Mehtap Elaidi, bu sezon bir panel ile FWI sahnesindeydi. Elaidi, Beauty Omelette markasının kurucusu Nur Bilen Yavuzer ile birlikte, bir kadın girişimci olarak marka yaratmanın dününü ve bugününü masaya yatıran ilham verici bir söyleşiye ev sahipliği yaptı. Hibrit moda haftasının avantajlarının altını çizdi, özellikle moda filmlerinin koleksiyonun hikâyesini aktarmada önemli rol oynadığını vurguladı ve ekledi: “Kendi markamız için moda filmlerine önümüzdeki sezonlarda da devam edeceğiz ama tasarımları tüm detaylarıyla görmenizi sağlayan defilelerin yerinin başka olduğunu düşünüyorum.”

Paris Fashion Week resmi takviminde yer alan tek Türk markası olan Dice Kayek, bu sezon Fashion Week Istanbul kapsamında Fora Norman’ın yönetmenliğinde bir moda filmi sundu. Sonbahar/Kış 2022 koleksiyonunda uçuşan kumaşların yanında, Dice Kayek’in imzası haline gelen kumaşlar, payetler, el işlemeleri, çiçekler, kristal işlemeler ve püsküller gibi detaylar öne çıkıyordu. Bu sezon koleksiyonlarını bir moda filmi eşliğinde sunan diğer tasarımcılar arasında ise Ceren Ocak, DB Berdan, Mert Erkan, Red Beard by Tanju Babacan, Tuğba Atasoy ve Y+ Yakup Biçer yer aldı.

Kaynak: Harper’s Bazaar

Merjam

Merjam

  • Editörün Seçimi
  • En Çok Okunanlar

Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio