Kolajen son yıllarda özellikle cilt sağlığı için aranan kelimelerin başında geliyor. Ancak yapılan araştırmalar kolajenin sadece cilt için değil tüm vücut için yararlı ve gerekli olduğunu gözler önüne seriyor. Kolajen zengini 11 besine birlikte göz atalım. Sofralarınızdan eksik etmemeniz gereken besinler…
Son yıllarda güzellik ve besin takviyesi sektörünün gözdesi olan kolajen, toplumdaki yaygın inanışın aksine sadece cildimizin değil, tepeden tırnağa tüm vücudumuzun sağlıklı olmasında ‘kilit’ rol üstleniyor. Beden sağlığı için son derece önemli bir protein olan kolajeni oluşturacak besinleri Liv Hospital Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dyt. Esra Şahin anlattı.
Yaşlara göre kolajen kaybı
Kolajen vücudun yapısal bütünlüğünü oluşturan, insan vücudunda en çok bulunan temel proteindir ve vücutta özellikle kaslarda, kemiklerde, tendonlarda, bağlarda, organlarda, kan damarlarında, ciltte, bağırsaklarda ve diğer bağ dokularında bulunur. Kolajen kaybı 18-29 yaşlarında başlıyor. 40 yaşından sonra yılda yaklaşık %1’i kaybediliyor. Kadınlarda özellikle menopoz döneminde bu azalma yüzde 50’leri buluyor. 80 yaşına gelindiğinde ise kolajen kaybı genel olarak %75’lere ulaşıyor.
Kolajen oluşturan 3 aminoasit; prolin, lizin ve glisindir. Bu aminoasitlerin doğal olarak bulunduğu gıdalar;
Ginseng
Ginseng geleneksel tıpta yüzyıllardır kullanılıyor. Araştırmalar ginsengin cildin yaşlanmasını durdurma potansiyeline sahip olabileceğini gösteriyor. Ginseng genellikle çay, bitki özleri (ekstrakt) veya takviye şeklinde bulunuyor.
Kemik suyu
Bu seçenek en popüler olanıdır. Kemik suyu, kemik ve bağ dokusu içerdiğinden kalsiyum, magnezyum, fosfor, kolajen, glukozamin, kondroitin, amino asitler ve diğer birçok besin öğesini bulundurur. Bununla birlikte her kemik suyu kullanılan kemiğin kalitesi nedeniyle farklıdır.
Tavuk
Pek çok kolajen takviyesinin tavuktan elde edilmesinin bir nedeni var. Birçok çalışma tavuk boynu ve kıkırdağını artrit tedavisi için bir kolajen kaynağı olarak belirlemiştir.
Balık ve kabuklu deniz ürünleri
Diğer hayvanlar gibi balıklar ve kabuklu deniz hayvanları da kolajenden yapılmış kemikler ve bağlar içerir. Balığın pek tüketilmeyen başı, gözbebekleri ve pulları kolajen bakımından en yüksek kısımlarıdır.
Turunçgiller
C vitamini vücudun kolajen üretiminde öncü olarak önemli bir rol oynar. Bu nedenle yeterli C vitamini almak çok önemlidir. Portakal, greyfurt, mandalina, limon gibi turunçgiller C vitaminiyle doludur.
Domates
Bir başka C vitamini kaynağı domatestir. Domatesler ayrıca cilt sağlığını destekleyici bir antioksidan olan likopen içerir.
Sarımsak
Sarımsak yemeklerinize lezzetten fazlasını katar. Kükürt bakımından yüksek olan sarımsak, kolajenin sentezlenmesine ve parçalanmasını önlemeye yardımcı eser bir mineraldir.
Yumurta akı
Yumurta diğer hayvansal ürünler gibi bağ dokusu içermez. Yumurta beyazının büyük miktarda içerdiği prolin kolajen üretimi için gerekli aminoasitlerden biridir.
Yeşil Biber
Salatalara veya sandviçlere dolmalık biber ekleyin. Bu yüksek C vitamini kaynağı olan sebze, yaşlanma belirtileriyle mücadele edebilen kapsaisin içerir.
Kırmızı – Mor meyveler ve Tropikal Meyveler
Çilek, yaban mersini, ahududu ve böğürtlen gibi kırmızı-mor annas, mango gibi tropikal meyveler C vitamininden oldukça zengindir. Aynı zamanda cildi hasardan koruyan antioksidan bakımından yüksektirler.
Brüksel lahanası
Brüksel lahanası sağlıklı bir cilt için önemli olan iyi bir provitamin A kaynağıdır. İçerdiği C vitamini ayrıca serbest radikal hasarıyla savaşır. Aynı zamanda kolajen üretimini desteklediği için cildin elastikiyetini korumaya yardımcıdır. Mevsiminde bol bol tüketilmesi önerilir.