Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!
Büyük Türk mutasavvıfı ve halk ozanı Yunus Emre vefatının 700. yılında anılıyor. Sultanbeyli Belediyesince düzenlenen “Ham Yunus'tan Bizim Yunus'a” etkinliğine yazar Sadık Yalsızuçanlar konuk oldu. Toplantı Beyhan Demirci moderatörlüğünde çevrim içi olarak gerçekleştirildi.
Yazar Sadık Yalsızuçanlar, Yunus Emre'nin divanlarının açığa çıkarılması ve üzerinde çalışmalar yapılması konusunda geçmişten bu yana bir gayret olduğunu belirterek, Yunus Emre'nin hayat hikâyesinin menkıbelere konu olan boyutunun yanı sıra salname, kadı sicil belgeleri gibi resmi belgelere yansıyan bir boyutu olduğunu söyledi.
Yunus Emre'nin Anadolu'da yaşadığı coğrafyanın hala netleşmediğini vurgulayan Yalsızuçanlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yunus Emre'nin pek çok yerde makamı ve kabri var. Bu aziz milletimizin Yunus sevgisiyle irfan aşkıyla olacak bir şey. Kabirlerinin, makamlarının çok olmasının hiçbir mahsuru yok. Kuzey Azerbaycan'dan Şam'a kadar uzanan bir coğrafyada onun makamları var. Şiirlerinden de anladığımız kadarıyla bir seyyah olarak buralara gitmiş.”
Yalsızuçanlar, Yunus Emre'nin İç Anadolu havzasında yaşadığı rivayetlerinin çok fazla olduğuna dikkati çekerek, "Vilayetname'ye göre Sivrihisar Sarıköy'de olan, Yunus Emre'nin gerçek kabridir. Sarıköy'de kıtlık olur, çiftçilik yapmaktadır. Fukara bir ailedir, ümmidir. Mehmet Fuad Köprülü Yunus Emre'nin ümmi bir köylü olduğunu ve ariflerden olduğunu kabul eder. Bektaşi dostlarımız da Yunus Emre'yi yedi ulu ozandan biri olarak görürler. Bektaşi geleneğinde de Yunus Emre ehlibeyt aşığıdır." ifadelerini kullandı.
Yunus Emre'nin şiirlerinde insanın kozmik yolculuğunu sembolize eden figürlerin yer aldığının altını çizen Sadık Yalsızuçanlar, şiirlerinde deniz, doğa, su, sema, yüz gibi sembolizm alanlarını yoğun biçimde kullandığını dile getirdi.
Yalsızuçanlar, Yunus Emre'nin Tapduk Emre'yle olan ilişkisinin değerlendirildiği rivayetlerde ise okumuş bir kadı olduğuna işaretler olduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: "Yunus Emre gibi şahsiyetler hakkında doğrudan onu anlatan Saltukname'ler gibi bir eser yoksa rivayetlerin çok olması gayet doğaldır. Onun tarikatına ve meşrebine ilişkin de farklı görüşler bulunuyor. 'Mevlevi midir, Bektaşi midir?' konusunda ben Abdülbaki Gölpınarlı'nın görüşüne yakınım. Çünkü sadece şiirleriyle değil belgelerle de destekliyor iddialarını. Yunus'un tarihsel hikâyesi ve mezhepsel kimliği çok spekülatif bir alan. Bir belge çıkıp bir tarihsel olayı, olguyu, süreci aydınlatabiliyor. Pek çok açıdan bakılması gerekiyor. En vukufiyetli çalışma da gerçekten Mehmet Fuad Köprülü'nün çalışmasıdır. Çünkü o aynı dönemde o coğrafyadaki diğer tarihi şahsiyetleri de mukayeseli bir şekilde inceliyor. Kaynaklar bize Yunus Emre'nin meşrebinin ne olduğunu kesin olarak söylemiyor."
Kaynak:AA
Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı