Obezite ve egzersiz yapmamak meme kanseri riskini arttırıyor

Meme kanserinin dünya genelinde kadınlarda görülen en sık kanser türü olduğu uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Meme kanserinin sebepleri arasında genetik faktörler ve yaşam şekli geliyor. Özellikle son yıllarda artan düzensiz yeme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam meme kanseri riskinde ciddi artışa sebep oldu. İşte detaylar…

Trakya Üniversitesi (TÜ) Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atakan Sezer fazla kilo, alkol kullanımı ve egzersizden uzak bir yaşamın meme kanseri riskini artırdığını söyledi.

Erken tanıyı önemseyin!

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre kadınlarda kansere bağlı ölümlerde meme kanserinin ilk sırada yer aldığını dile getiren Sezer, hastalığın bu türünde erken tanı ve tedavinin önemine vurgu yaptı. Sezer, Türkiye’de düzenli taramalar ve farkındalık çalışmalarıyla meme kanseri olanların erken evrede belirlenebildiğini anlattı. Meme kanseri görülme sıklığının yaşam tarzı değişikliklerine bağlı olarak arttığına işaret eden Sezer, “Bazı yaşam tarzı değişiklikleri, kilo almak, alkol kullanımı, egzersizden uzak yaşamak ve sedanter pasif yaşam meme kanseri riskini artırıyor.” dedi.

“Kilolu olmak bir risk faktörü”

Sezer, obezite ve meme kanserinin doğrudan ilişkili olduğunun altını çizdi. Düzensiz ve uygunsuz beslenmenin kilo artışına neden olduğunu hatırlatan Sezer şunları kaydetti: “Meme kanseri olan hastalara ya da ailesinde risk faktörü olan kadınlara egzersiz yapmasını öneriyoruz. Uygunsuz ve sağlıksız beslenmeden uzak durulmalı. Alkol kullanımıyla meme kanseri arasında da ilişki var. Bundan dolayı alkol kullanımından mümkün olduğunca uzak durulmalı. Kilolu olmak bir risk faktörü. Vücut yağ kütlesiyle kas kütlesi arasında oransızlık olduğunda risk oluyor. Egzersiz yapan bir kadın ile yapmayan kadın arasında meme kanserine yakalanma açısından fark var. Dışarıdan östrojen hormonu alan bir kadınla almayan arasında fark olduğunu biliyoruz. Bu yüzden zarar veren faktörleri ortadan kaldırarak bilinçli yaşayıp riski azaltmamız gerekiyor.”