Meghan Markle’ın ilk Podcast yayın konuğu Serena Williams

Sussex Düşesi Meghan Markle, uzun zamandır beklenen Spotify podcast'i Archetypes'ın ilk bölümü için arkadaşı Serena Williams ile güçlerini birleştirdi.

Kadınların nesiller boyu üstesinden geldiği mecazlara ışık tutacak 12 bölümlük dizi, Meghan ve Prens Harry’nin yayın devi ile içerik ortaklığının ilk bölümü. Archetypes’in ilk çıkışında Meghan ve Williams, halkın gözünde yaşama, hırs ve annelik mücadeleleri hakkında samimi bir şekilde konuştular. Williams, kocası Alexis Ohanian ile paylaştığı dört yaşındaki Alexis Olympia’nın annesi. Meghan ve Harry ise iki çocuğu paylaşıyor: üç yaşındaki Archie Harrison ve bir yaşındaki Lilibet Diana.

“Kendime çok kızıyorum ve biraz mükemmeliyetçiyim”

Williams, bir maçından bir gün önce Olympia’nın bileğini kırdığını hatırladı ve yaşananları anlattı. Düşes’e “Temelde harap olmuştum. Kelimenin tam anlamıyla düşünemiyordum. Kendimi çok suçlu hissettim” dedi. “Bütün gece onu kucağımda tuttuğumu ve onu uyutmak için salladığımı hatırlıyorum ve onu gözümün önünden ayırmadım. Kendime çok kızıyorum ve biraz mükemmeliyetçiyim ama bunun olmasına bile izin verdiğim için kendime çok kızdım. Yani sanırım 30 dakika kadar uyudum ve sonra gidip bu maçı oynamak zorunda kaldım. Ve düşünüyorum da, nasıl oynayacağım? Bir şekilde kazanmayı başardım ama duygusal olarak o kadar tükenmiştim ki, o kadar duygusal olarak tükenmiştim ki bu çılgıncaydı.”

Annelerin çoğu zaman çok şey üstlenmesinin beklendiğini de sözlerine ekledi, “Anneler çok şey yapıyor. Anneme bakıyorum, onun nasıl beş çocuğu olduğunu bilmiyorum. Bilmiyorum. Ve sahip olduğum her şeye her an her şeyi verirdim. Olympia için yapacağım. Grand Slam finalinin ortasıydı gerekirse ayrılırdım.”.

Meghan Markle oğlu ile ilgili korkutan anısını anlattı  

Meghan, arkadaşının hikâyesine sempati duydu, kendisi ve Harry, Güney Afrika’da resmi bir görevdeyken Archie’nin odasının yandığı benzer bir deneyimi paylaştı. Neyse ki, dadıları Lauren, yangın çıkmadan önce Archie’yi odadan çıkarmıştı. Konut birimine dönen Meghan, dadıları Lauren’i “gözyaşları içinde” hatırlıyor. Devam ediyor, “Archie’yi kestirmesi için bırakması gerekiyordu ve sadece ‘Biliyor musun? Gidip aşağıya bir şeyler atıştırayım’ dedi. Zimbabwe’liydi ve onu her zaman bir bezle sırtına bağlamasını sevdik ve içgüdüsü ona ‘Onu indirmeden önce onu yanımda getireyim’ dedi. Aşağıya indiği sırada çocuk odasındaki ısıtıcı alev aldı Duman dedektörü yoktu. Birisi koridorda duman kokusu aldı, içeri girdi, yangın söndürüldü. Orada uyuyor olması gerekiyordu.”

Olayın dehşetine rağmen, Meghan bu görevin onu bir kez daha Archie’den ayrılmak zorunda bıraktığını paylaşıyor. “Geri döndük. Ve tabii ki bir anne olarak ‘Aman Tanrım, ne?’ diyorsunuz. Herkes ağlıyor, herkes sarsılıyor. Peki ne yapmamız gerekiyor? Dışarı çıkıp bir resmi nişan daha yapın. ‘Bu hiç mantıklı değil’ dedim” diye paylaşıyor. “İnsanlara ne olduğunu anlatabilir misin?” dedim. Ve bence, optik olarak, nasıl hissettirdiği yerine nasıl göründüğüne odaklanılıyor. İnsanların belki de farkında olmadığı sahnelerin arkasındaki insan anları hakkında biraz anlayış ve birbirimize ara vermek… Çünkü yaptık, bebeğimizden ayrılmak zorunda kaldık.” diye anlattı.

Kaynak: Harper’s Bazaar