Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!
Tasarımcı Cenk Sipahi, ,eşyanın ruhunu devam ettirme çabasıyla birçok vintage ürünü aydınlatma aracına dönüştürüyor. Her hafta hazırladığı tasarım ürünler merakla ve ilgiyle bekleniyor.
Asıl mesleği art direktörlük olan Cenk Sipahi, ikinci elden ilk tasarımlarını 5 yıl önce arkadaşları için el becerisini geliştirmek amacıyla yapmaya başladı. Her türlü ikinci el eşyayı dönüştürerek tasarladığı orijinal aydınlatma araçları, geri dönüşümün insan hayatında yeniden yer bulabileceğini ortaya koyuyor.
“Ben herhangi bir objeyi lamba yapacağım diye aramıyorum”
Feriköy Antika Pazarı’nda arkadaşının tezgâhına koyduğu tasarımlarının ilgi görmesi üzerine, ikinci el eşyadan tasarımlarını daha da geliştirdi, yeni modeller üretti. Cenk Sipahi yaptığı açıklamada, tasarımlarının, bu tarz ürünlere ilgi duyan kişiler arasında yayılması üzerine bilinirliğinin arttığını ve işine daha da yoğunlaştığını anlattı.
Sattıkça malzeme aldığını, depoların yerini öğrendiğini, evlerden çıkan iyi malzemelerin tutulduğu depolara ve mezatlara gitmeye başladığını, mezatlardan topladıklarından yeni tasarımlar yaptığını dile getiren Sipahi, şöyle devam etti: “Yalnız bende şöyle bir sıkıntı var. Ben herhangi bir objeyi lamba yapacağım diye aramıyorum. Objeyi buluyorum yani o sırada gözüme kestiriyorum. ‘Ben bundan lamba yaparım.’ diyerek tasarımı yapıyorum. Bu da benim avantajım oluyor çünkü ben seri imalat yapmıyorum. Güzel olan birkaç tasarım var, onları devamlı yapıyorum ama önümüzdeki hafta ne yapacağımı kendim de bilmiyorum. Bu da bir avantaj oldu benim için çünkü insanlar bir hafta sonra gelip başka bir şey görünce önümüzdeki hafta ne yaptığımı merak edip gelmeye başladılar. Ürünlerimi kendisi için alanlar zamanla annelerine, eşlerine almaya başladı.”
500 çeşit lamba tasarladı
Sipahi, şu ana kadar 500 çeşit lamba tasarladığını ve beğenildiği için devamlı yaptığı 150 ürün bulunduğunu söyledi.Tasarımlarını daha çok dönüştürme üzerine yaptığını belirten Sipahi, “Ama dönüştürme yaparken illa üzerine ampul koyayım diye yapmıyorum. Estetik olarak düzgün bir şekilde yerleştirebiliyorsam, tarihi değeri varsa ya da daha önceden kullanılmışsa örneğin 70’lerden, 80’lerden kalma abajurları bulduğumda yeniden yapıyorum. Çok güzel onlar çünkü. Tasarımlarımı eski telefonlardan, müzik aletlerinden yapıyorum. Benim için önemli olan estetik ve güzel bir şekilde geriye dönüşmüş olması. Bir şeyin ucuna lamba takıp da ben bunu lamba yaptım demek değil.” diye konuştu.
“Eşyaların bir yaşanmışlığı olduğuna inanıyorum”
İşi bitmiş, dışarıya atılmış objeleri bulup bir şekilde yeniden değiştirmenin çok keyifli olduğunu ama müzik aletlerini değiştirmeyi daha çok sevdiğini dile getiren Sipahi, tüketimin arttığı bir çağda değiştirme ve dönüştürme mantığını hayatının bir parçası haline nasıl getirdiğini şöyle anlattı: “Eşyaların bir yaşanmışlığı olduğuna inanıyorum. Bunun nesilden nesile bir şekilde aktarılması gerektiğine ayrıca yapılan herhangi bir şeyin güzel ve estetik olduğunda atılmayıp evin bir kenarında kullanıldığında bir hikâyesi olacağını düşünüyorum. Örneğin 1940’lardan kalma aydınlatma aracına dönüştürülmüş bir telefonun kolay kolay atılacağına inanmıyorum. O eşyanın ruhunu devam ettirme çabasındayım. Ama bunu kendi keyfim olduğu için yapıyorum.
Elimden geldiği kadar basit çalışmaya çalışıyorum çünkü çok karmaşık bir şey olduğunda fabrikasyona giriyor. Kaynak yapmıyorum. Benim kullandığım aletler çok basit. Tornavida, el matkabı, kuvvetli yapıştırıcı ve silikon yapıştırıcı o kadar. Yaptığım tek şey duyu fişe takıp elektriğe ulaştırmak. Ben butik çalışıyorum. O yüzden de yaptığım şeyler daha sıcak oluyor. Ben bütün objelerin altına tahta koyuyorum. Tahta daha sıcak, metal ürün kullanmıyorum.”
“En güzeli babadan, dededen kalma bir objeyi lamba yapmak”
Bazen kendisine “Ben de bunları yapmak istiyorum. Beraber çalışabilir miyiz?” diyenlerin olduğunu ifade eden Sipahi, şunları aktardı: “Bu tamamen kişiye bağlı bir şey. Fotoğraf çekmek ya da photoshop kullanmak gibi bir şey. Bunu öğretme imkânı yok ama herkes yapabilir. Çok uç derecede bir elektrik bilgisine de sahip olmanız gerekmiyor. Dediğim gibi duy ve ucuna fiş. Herkes evinde anneannesinin vazosundan lamba yapabilir mi? Tabii ki yapabilir. Ama onun üzerine bir abajur ve bir ampul koymak bana çok klasik geliyor. Daha yaratıcı olup, kendilerini zorlarlarsa daha iyi tasarımlar ortaya koyabilirler. Benim bir sürü objem var şu anda bir aydır duran. Yapmıyorum, yapamıyorum çünkü onu nasıl oturtacağımı bulamadım. Bulduğum an zaten yapmam bir ya da 1,5 saat sürüyor.”
Elindeki malzeme bittiğinde bir önceki modelden daha ilginç bir tasarım ortaya çıkarabildiğini dile getiren Sipahi, “Bu işin bir sınırı yok herkes yapabilir. Sadece kendi istedikleri tarzı oraya yansıtmak için objeleri bulmaları lazım. Bunları da mezatlardan alabilirler, akrabalarının evlerindeki eski objeden yapabilirler. Ama bence en güzeli babadan, dededen kalma herhangi bir objeyi alıp, onun üzerine güzel bir şey yerleştirip lamba yapmak. Benim öyle başladı ve bu butikliği de bozmayacağım.” dedi.
Ampullerini de kendisinin boyadığını belirten Sipahi, insanlar ofiste, otobüste ya da metroda çok fazla beyaz ışıktan rahatsız oldukları için daha naif, hem aydınlatma yapan hem de gözü yormayan bir ampul yaptığını dile getirdi.
Kaynak:AA
Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı