Havalimanı atıkları sanatçının dokunuşuyla sanat eseri haline geldi

“Sıfır Noktası” sergisiyle havalimanındaki atıklardan sanat eserleri hazırlandı. Sanatçı Deniz Sağdıç, yaptığı portrelerle atık ve sanatı birleştirerek, dönüşüme ilişkin yeni bir dünyanın kapısını aralıyor. İşte serginin detayları…

Havalimanı müzesi, havalimanı kütüphanesi gibi projelere ev sahipliği yapan İstanbul Havalimanı, İGART ile kültür sanat alanında da söyleyecek sözü olduğunu gösterdi. Sanatçıların yeteneklerini sergilemesine imkân sağlayan İGA, açtığı “Sıfır Noktası” sergisiyle havalimanındaki atıklardan sanat çıkardı. Sanatçı Deniz Sağdıç, yaptığı portrelerle atık ve sanatı birleştirerek, dönüşüme ilişkin yeni bir dünyanın kapısını aralıyor. Resimden mimariye, eleştirmenlikten küratörlüğe akademisyenliğe kadar sanatın her alanından etkinliklerin hayata geçirildiği İGART, Sanatçı Deniz Sağdıç’ın hazırladığı yeni yılın ilk sergisi “Sıfır Noktası”nın açılışını gerçekleştirdi.

3 ay boyunca gezilebilecek

İstanbul Havalimanı’nda toplanan plastik kutular, poşetler, çalışanların eski üniformaları gibi malzemelerin sanata dönüştüğü sergi, yolcuların ilgisini çekiyor. Sürdürülebilirliğin önemini vurgulamak için İGART kapsamında dış hatlar giden yolcu bölümünde sunulan sergi, 3 ay boyunca gezilebilecek.

İzleyiciyle buluşup tüketimi sorgulamak istedim

2019 yılında Milano’ya gitmek için havalimanına gelen ve o sırada bir eser ortaya çıkarma fikrini kafasında oluşturan Sanatçı Deniz Sağdıç, yaşayan bir geçiş noktası olan havalimanını, insanların hayatında yeni bir hikâyeye başlayacakları sıfır noktası olarak gördüğünü söyledi.

Sağdıç, “Atık benim yıllardır kafamı meşgul eden bir şeydi. Burada izleyiciyle buluşup tüketimi sorgulamak istedim. Eserler, her bir yolcunun bıraktığı parçalardan oluşuyor. Sanatın anlamının gündelik nesnelerden kopuk olmadığını, hepimizin bu sanatın içinde var olduğumuzu gösteriyor. Eserlerden 10 tanesi tamamen İstanbul Havalimanı atıklarından oluşuyor. Diğer 10 tanesi ise benim daha önce yaptığım eserler” dedi.

Sağdıç, “Atık benim yıllardır kafamı meşgul eden bir şeydi. Burada izleyiciyle buluşup tüketimi sorgulamak istedim. Eserler, her bir yolcunun bıraktığı parçalardan oluşuyor. Sanatın anlamının gündelik nesnelerden kopuk olmadığını, hepimizin bu sanatın içinde var olduğumuzu gösteriyor. Eserlerden 10 tanesi tamamen İstanbul Havalimanı atıklarından oluşuyor. Diğer 10 tanesi ise benim daha önce yaptığım eserler” dedi.

Nesne neyi yapacağımı söylüyor

Materyallerden bir sanat eseri oluşturma sürecini anlatan Sağdıç, nesnenin ona neyi nasıl yapacağını söylediğini ve ona göre seçim yaptığını belirtiyor. Dünyanın çeşitli noktalarından koleksiyoner ve kurumların eserleri edinmek için sırada beklediğini söyleyen sanatçı, eserlerinde portre tercih etme nedenlerini ve serginin anlamını şöyle açıklıyor, “İnsanı insana anlatmanın yolu, insandan geçiyor. Her bir yolculuk bize yeni bir deneyim kazandırır.

Yolcu, yolculuk esnasında bir eserle karşılaştığı zaman bütün bilgisini sıfırlamak durumunda kalacak. Yeni bir dil, yeni bir fikir ortaya koymuş olacağız. İnsanlar, yeni bilgi ve yeni donanımla bir atığın neye evrileceğini görüp, öğrenince bu yeni bilgi onları 1’e götürecek. Bu da yeni bir çevre bilinci, yeni bir hikâye ve atmadan önce tekrar düşünmeye sevk etme demek olacak. Bu yüzden serginin adı Sıfır Noktası. Bu geçiş noktasında her bir yolcu kıymetli, sergiyi de her bir yolcunun hikayesine değer katacak yeni bir hikâye oluşturması açısından önemli buluyorum.”

İGA Dijital Hizmetler ve Ticaretten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ersin İnankul, sergi açılışı sırasında yaptığı konuşmada, atık altyapılarının geri dönüşümü destekler şekilde tasarlandığını söyleyerek, ayrıştırmanın 5 farklı şekilde yapıldığını kaydetti. Eserlerin satışlarından elde edilen gelirin bir bölümü ise İGA’nın Kurumsal Sosyal Sorumluluk projelerinde kullanılacak

Kaynak: Yenişafak