Güzellik sektörünün öncü ve yenilikçi iş insanı Tayfun Çimen Ergut

Casa Dell'Arte Hotel of Arts & Leisure Bodrum'da bir araya geldiğimiz güzellik kompetanlarından Tayfun Çimen Ergut, değişen pazar dinamiklerini, tüketim kültürünü ve ekonomik faktörlerini kendi uzman bakışıyla değerlendirdi.

Kozmetik dünyasında başarılı bir kariyere sahipsiniz. Bu kadar başarılı olmanızın sırrı nedir?

Çalışma hayatında uzun süre zirvede kalmak adına dikkat etmeniz gereken hususlar var tabii. Öncelikle işinizi aşkla yapmalısınız. Kendinizi tanımalı ve başarıya giden yolda önünüze çıkabilecek engelleri önceden görerek önlemler almalısınız. Güçlü yanlarınıza odaklanmalısınız ki benim iş hayatımdaki en güçlü yanım her zaman çok çalışmak olmuştur. Ve son olarak, harekete geçmek için beklememeli, zamanınızı iyi planlamalısınız. Ancak tüm bu söylediğim detayların yanında, unutulmaması gereken bir şirketin çalışanlarının çabalarıyla başarılı olduğudur. Benim yönetim sistemim de çalışma arkadaşlarıma değer vermek üzerine kurulu. Onlara karşı her zaman dürüst ve şeffaf bir yaklaşım içindeyim ve çok istisnai durumlar dışında her zaman eşitliği sağlamaya özen gösteririm. Başarılı olmamı sağlayan en önemli noktalardan birinin de görev dağılımını dengeli ve doğru yapmam olduğunu biliyorum.

Çalışma arkadaşlarım ile her zaman yakın temas içinde çalıştığımdan güçlü ve zayıf yönlerini çok iyi bilir ve organizasyonumu buna göre şekillendiririm.

Kozmetik dünyasının geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Kozmetik dünyası, trendler tarafından yönlendirilir. Ve hepimizin takip ettiği gibi bu sektör son birkaç yıldır herbiri devrim niteliğinde birçok yeni akıma tanıklık etti. Organik, doğal, paraben içermeyen, kişiselleştirilmiş içerikler, fitness, wellness. Bu noktada doğru cevap kapsayıcı trendler ile tüketici ihtiyaçları arasında doğru bir bağlantı kurmaktır. Pazarda konumlanmayı, yerini sağlamlaştırmayı veya büyümeyi hedefleyen her marka için olmazsa olmaz şart doğru trendin peşinden gitmektir. Ancak icinde bulunduğumuz şu günlerde, kozmetik sektörü de Covid-19 salgını ile birlikte değişiklikler gösteriyor. Bence, şu an herkes bu krizin sonuçlarını analiz ediyor ve kendini, markasını yeni düzene göre geliştiriyor.

Kozmetik tüketimi neden asla bitmez? Güzellik sektöründe nasıl bir pazara sahip?

Kozmetik, güzellik sektöründe çok önemli bir yere sahip. Hep böyleydi ve bence bu şekilde kalmaya da devam edecek. Öncelikle şunu söylemeliyim ki, tüketiciler ama çoğunlukla kadınlar, her zaman bir keşif yolculuğundadır. Yeni ürünler onların bu yolculuğunun bir parçasıdır. İkinci olarak, özellikle selektif kozmetik markaları hergün artan yaratıcılıkları ile tüketicilere keyifle izleyebilecekleri rengarenk, doğal ve aynı zamanda yüksek faydalı trendler sunuyor. Her geçen gün nasıl güzel olunacağına ve kalınacağına dair yeni fikirler ortaya koyan kozmetik markaları var.

Sizce 2021 yılında e-ticaret nasıl şekillenecek?

E-ticaret tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla büyüyen, benim de şirketlerim genelinde, fırsatlar kategorisinde önceliğe aldığım ve dikkatle takip ettiğim bir alan. Bu sektöre ait tüm araştırmaları detaylı bir şekilde incelemeye gayret ediyorum. Geçmiş yıllarda gerçekleşen e-ticaret ciroları bana göre buz dağının sadece görünen tarafı. Doğru yatırımlar ile ilerler ve ürünlerinizi bu platformlarda tüketici ihtiyaçları ve faydaları ile bağlayabilirseniz, önümüzdeki yıllarda rakamlar çok daha yüksek seviyelere çıkacaktır.

E-ticaret üzerine sizin çalışmalarınız neler?

Her konuda olduğu gibi şirketlerimin e-ticaret faaliyetlerinde de çok seçiciyim. Markalanmin değerini ön plana çıkararak tüketicilerimize fayda sunabileceğimden emin olduğum siteler ile işbirliği yapıyorum. Özetle, ürünün kendisini en iyi anlatabileceği platformlarda bulunmaya çalışıyorum diyebilirim. Trendleri, yatırım araçlarını çok yakından takip edip işimi değişen koşullara göre güncelliyorum. Peki mağazacılık günümüzde nasıl şekilleniyor? Gelecekte nasıl bir hâl alacak? E-ticaret sektöründeki büyüme her ne kadar göz kamaştırıcı olsa da mağaza alışverişleri de bir çoğumuzun vazgeçemedikleri arasında. Yeni normal yaşantımızda bazı alışkanlıklar tabii ki değişecek. Mağazalar belki daha az sayıda ürüne yer verip, hizmet saatlerini randevularla şekillendirecekler. Kişiye özel sunacakları paketler ve kampanyalar ile yine o kişiye özel servisler verecekler. Değişikliklere ayak uydurdukça daha rahat yaşayabiliriz. Mağazacılık sektörü de şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da kendini gerektiği şekilde değiştirip geliştirecektir.

Geleceğin ekonomi trendleri neler?

Hepimizin ilk ve umarım son defa yüzyüze geldiği Covid-19 salgını sonrasında, ekonomik açıdan dengeli gitmenin en önemli adımlarından biri Türkiye ve dünya ekonomisini daha sık aralıklarla analiz etmek. Bu süreçte ve sonrasında kimi kategorilerde durgunluk görülürken kiminde yükselişler izlendi. Başarısız olan girişimler kadar çok başarılı girişimlere de tanıklık ettik. Yeni trend, benim zaten çok uzun zamandır yol haritası olarak belirlediğim, akılcılık olacaktır. Tüketici talepleri her zamanki gibi güçlü olarak devam ediyor, bizler de karlılığımızı kalıcı hâlde tutmaya devam edersek, ekonomik durgunluğu tetikleyecek faktörleri yok edeceğimize inanıyorum.

Ekonomiyi anlamak ve iş yapmak nasıl bir kesişim kümesinde bir araya geliyor?

Ekonomik ortamın işletmeler üzerinde çok büyük etkisi vardır tabii. İki kavramı birbirinden ayrı düşünmek neredeyse imkânsız. Ekonomik dalgalanmalar, şirketlerin personel ihtiyaçlarından tutun sahip oldukları envanter miktarına yada sektöre yapacakları yatırım miktarına kadar çok önemli noktaları etki eder. Bu nedenle, herhangi bir sektörde yapacağınız her büyüklükteki iş için önce ekonomik durumu iyi analiz etmeli ve bu analiz sonrası çıkan sonuçlara göre adım atmalısınız. Ve son olarak, bildiklerinizi öğrendiklerinizi sürekli güncellemeniz de gerekli. Yoksa, geride kalırsınız.

Satış gücünüzü ürün uzmanlığınıza verebilir miyiz?

Elbette… Bir işteki gücünüz ve başarınız, o işteki uzmanlığınız ile doğru orantılıdır. İş hayatına girdiğim ilk günden beri amacım sektörümde uzmanlaşmak oldu ve bunun için çok çalıştım, çok okudum, her adımı detaylarıyla analiz ettim. Yani, ilk günden beri azimli, kararlı ve disiplinliydim. Bir işte uzmanlık kazanmak için düzen ve sürekliliğin çok önemli olduğunun hep bilincinde oldum. Yorulduğum bazı anlar da dâhil olmak üzere, hiç durmadan kendimi eğittim, gelişmelere ve değişimlere göre bilgilerimi ve methodlarimi güncelledim. Bu azmim bana uzmanlığı, uzmanlığım ise gücümü kazandırdı. Bunların üzerine bir de doğru markalar ve doğru ekipler ile çalışarak, tüm hedeflerime ulaştım. Ve bundan sonrası için de planım, sektördeki başarımı arttırarak devam ettirmek.

Kaynak: L'OFFICIEL