Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!
Modacı Aslı Filinta, hakkında merak edilenleri cevapladı.
Başarılı tasarımlarıyla adından söz ettiren ünlü modacı Aslı Filinta, koleksiyon hazırlarken geçtiği süreci anlattı. Filinta, “Önce desen çıkıyor, mutlaka bir hikâyesi oluyor daha sonra malzeme ve renkler” diyor. İşte devamı…
Aslında ben tasarımcı olmaya karar vererek tasarımcı olmadım. Yaptığım şeyler beni bu yola sürükledi. Tasarlarken anı seçerek tasarımcı oldum. Yani bu işin meyveleri o vaktimi geçirmeyi çok sevdiğim tasarlama sürecinin sonunda kendiliğinden geliyor; tasarımcı olmak, bilinmek, beğenilmek, ünlüleri giydirmek, hatta para kazanmak… Önemli olan işin sonundaki meyveye değil, ‘yapma’ işlemine konsantre olmak.
‘Zor olan’ olmuş bitmiş gibi sormuşsunuz, ama asıl bu sürecin hiç bitmiyor olduğunu anlamak zor oldu.
İstanbul veya New York gibi etkenlerle hiçbir şeyi, sınırlamayı sevmiyorum, yapmak isteyen bir yolunu buluyor. Her şeyin önemini anlayabilmek, hatta değerlendirmek insanın kendi başarısı bence.
Ben Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunuyum, daha sonra New York’ta Parsons The New School’dan dersler aldım. Aldığım her dersi de sonunda bitiremeden bıraktım. Eğitim, belirli sınırlar getiriyor diye düşündüm yıllarca ama çoğu konuda da okuluna gitseydim kendim keşfederek bulmak zorunda kalmayacaktım dediğim zamanlar oldu. Bu yüzden bu soru hakkında çok net bir cevabım yok.
Beni ilk İMA’ya bağlayan Seda Lafçı oldu. Onun vizyonu, iş hayatına, tasarımcılara ve öğrencilere yaklaşımını çok beğeniyorum. Marka olma konusunu, Türkiye’de en iyi bilenlerin başında olduğunu düşünüyorum. Haliyle yönetim böyle olunca sağlam bir ekip ve kadro ile çok eğitici ve başarılı isler yapıyorlar. Bu yakınlarda işi beraber öğrenip, uyguladığım iş anlamında da her konuda ortak ilerlediğim arkadaşım Feride Tansug ders veriyor IMA’da!
Moda sektörünü son birkaç yılda keşfettiğimizi göz önünde bulundurarak, zamanın gücüne saygı duymalıyız her şeyden önce. Yol x Zaman formülünü uygulamalıyız.
Önce desen çıkıyor, mutlaka bir hikâyesi oluyor daha sonra malzeme ve renkler…
Daha önce başkası tarafından kullanılmış olan tasarımı kullanmam.
Dönem dönem değişiyor… Bu aralar sahne kıyafetleri tasarladığım müzisyenleri dinliyorum. Bunların başında China Moses ve 123 band’den Dilara var!
Junya Watanabe
Fuar dönemleri çok yoğun bir tempo içinde ağır işçi seklinde çalışarak. Sabah ve akşam 20’şer dakika yürüyüş yapıyorum, arada da köpeklerimle kafamı dağıtıp tekrar işe dönüyorum. Açıkçası şu anda fuar dönemi olduğu için, normalde nasıl bir hayatım olduğunu bile unuttum!
Koleksiyonları yılda tek sezona düşürürdüm.
Paris hep moda şehri olarak kalsın lütfen.
Yaratıcılık, aklın ve kalbin ortak noktasından doğar. İşe yeni başlayan genç tasarımcılar, iş kısmında aklın yettiği yerde duyguları susturmak gereken noktaları öğrensinler, ben çok geç öğrendim. Yaratıcılıklarını işe dönüştürmek istiyorlarsa, “İş hayatında duygu yönetimi” öğrensinler ve mutlaka meditasyona başlasınlar. Meditasyon yaptığın zaman “asıl yaratıcılık nedir?” sorusunun cevabını yeniden keşfediyorsun.
Kaynak: İMA
Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı