Aslı Akın Narcı: Yaptığın hatayı rol içinde eritmeyi öğreniyorsun

Merjam Yazar: Merjam 7 Aralık 2020

Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

Usta oyuncu, Aslı Akın Narcı ile çok sıcak bir söyleşi gerçekleştirdik. Narcı, “İlk tiyatroya başladığım zaman yaptığım en küçük hatada çok demoralize oluyordum ama yıllar geçtikçe bunun çok insanca olduğunu fark ettim .Tecrübeyle birlikte hatayı örtbas etmeyi ya da yaptığın hatayı rol içinde eritmeyi öğreniyorsun. Ama her hatada hâlen nabzım hızlanıyor.” dedi.

Aslı Akın Narcı: Yaptığın hatayı rol içinde eritmeyi öğreniyorsun

 

Aslı Hanım, sizi biraz tanıyabilir miyiz? Kimdir Aslı Akın Narcı? Nasıl bir annedir, kırmızı çizgileri nelerdir?

1980 yılında İzmir ‘de doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi İzmir’de tamamladım. Lise yıllarımda Bornova Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın açtığı sınavı kazanarak tiyatroya adım atmış oldum. Selçuk Üniversitesi Devlet Konservatuarı oyunculuk bölümünde eğitimime devam ettim. Mezun olduğum yıl Konya Devlet Tiyatrosu’nda oyunlarda rol aldım. Eşim ile İstanbul’a yerleşmeye karar verdik ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu ailesine katıldım ve hâlâ devam etmekteyim. Bahçeşehir Üniversitesi İleri Oyunculuk bölümünde yüksek lisansımı tamamladım. Oyunculuğun yanı sıra Sadri Alışık Kültür Merkezi, Aydın Üniversitesi Bil Sanat Akademisi gibi sanat kurumlarında ve Sabancı Holding, Teknosa gibi kurumsal firmalarda eğitmen olarak görev yaptım. İ.B.B.Şehir Tiyatroları Çocuk Eğitim Birimi ve Nefes Müzik’te eğitim vermeye devam ediyorum.

 

7 yaşında bir oğlum var; Ali Kerem. Her anne gibi elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Nasıl bir anneyim, sanırım ona ileride oğlum büyüdüğünde karar verebilecek.

 

Eğitiminizi birincilikle bitirdiğiniz bilgisine sahibiz. İyi bir öğrenci olduğunuzu da birinciliğinizden tahmin edebiliyoruz? Peki, sizce nasıl bir okursunuz?

 

İyi bir okuyucu olduğumu düşünüyorum. Okumak insanı dinç tutan bir şey. İhtiyacım doğrultusunda okuduğum türler değişiyor.

 

Tiyatroda bir rol ile seyirciyi etkilemenin en temel yolu nedir?

Tiyatroda seyirciyi etkilemenin en iyi yolunun sahicilikten geçtiğini düşünüyorum. Aradaki bağ bu şekilde kuruluyor.

 

Nasıl bir izleyicisiniz? Tiyatro, sinema veya dizi izlerken nelere dikkat edersiniz, neler ararsınız oyunda?

Mümkün olduğunca kendimi teslim etmeyi seven bir seyirciyim. İster istemez bazen teknik konulara takılıyorum ama bundan hemen uzaklaşmaya çalışıyorum. Seyrettiklerimde de sahicilik arıyorum.

 

 

Oyunculuğun sizi en çok besleyen tarafları nelerdir?

Oyunculuk her gün kendinle yeni bir maceraya atılmak gibi. Her oyunda yeni bir şey keşfediyorsun. Yeni bir rol çalışırken Bobbie Carlyle’in “Kendini Yontan Adam” heykeli geliyor gözümün önüne. Bu da hayata daha geniş bir açıyla bakmamı, olanlar karşısında daha anlayışlı olmamı sağlıyor.

 

Sahnede kendiniz için oluşturduğunuz bir motivasyon cümleniz var mı?

Motivasyon cümlem yok ama sahneye çıkmadan kendimce dua etmek iyi hissettiriyor.

 

 

Sahnede hata yapmamayı ya da hata yapıyorsanız bunu seyirciye yansıtmamayı nasıl başarıyorsunuz? Bunun bir eğitimi var mı yoksa tamamen doğaçlama yeteneği mi?

Sahnede hata yapmamak diye bir şey olduğunu düşünmüyorum, hepimiz hata yapabiliriz. İlk tiyatroya başladığım zaman yaptığım en küçük hatada çok demoralize oluyordum ama yıllar geçtikçe bunun çok insanca olduğunu fark ettim .Tecrübeyle birlikte hatayı örtbas etmeyi ya da yaptığın hatayı rol içinde eritmeyi öğreniyorsun. Ama her hatada hâlen nabzım hızlanıyor.

 

Peki, oyuncu olabilmek için sizce yüzde kaç yetenek veya yüzde kaç çalışmak gerekli?

Ben oyunculuğun %95’inin çalışmak olduğuna inananlardanım.

 

Sahnede veya sahne arkasında bu zamana kadar unutamadığınız, aklınızda kalan mutlu bir anınızı bizimle paylaşabilir misiniz?

Engin Gürmen’in yönettiği “Gönlümdeki Osman Hamdi Bey”de eşim ile birlikte oynuyorduk. Çok güzel bir ekipti. Oyun devam ederken hamile olduğumu öğrendim. Bebeğin cinsiyeti belli olana kadar ekip arkadaşlarımız, “Ali mi, Ayşe mi” diye soruyordu. Hamileliğimin sekizinci ayına kadar yani sezon kapanana kadar oyunu oynamaya devam ettim. Bebeğin cinsiyeti belli olduğunda Kerem adında karar kıldık. Ama arkadaşlar Ali nasıl diye sormaya devam etti. Sonrasında eşimle Ali’yi de eklemeye karar verdik. Çocuğumuzun adını Ali Kerem koyduk.

 

Sizi üretken yaptığını düşündüğünüz en kuvvetli duygunuz nedir?

Sanırım merak. Ürettiğimiz her şey içimizde oluşan düşüncenin, duygunun dışarı çıkması. Bu bir rolde olabilir bir yemekte olabilir bir resimde… Ürettiğim her şeyde kendimle ilgili yeni bir şey fark ediyorum. Ve bu da üretme isteğimi arttırıyor. Örneğin, dört yıldır resim yapıyorum ve içimde yaşadığım süreçle birlikte kullandığım renkler bile bambaşka bir tona dönüşüyor.

Skeç ezberlerken veya oyun öncesi çalışırken yapmaktan vazgeçemediğiniz bir rutininiz var mı?

Oyundan önce müzik dinlerim ve mutlaka sahnede mümkün olduğunca yalnız yürürüm. Böylelikle duygu ve düşüncelerimi sakinleştirerek kendimi oyunun dünyasına hazırlarım.

 

Aslı Hanım, “Kadın” dendiğinde aklınıza gelen ilk üç kelime?
 

Değişim, Yaratıcılık, Güç.

 

Tiyatronun ve oyunculuğun en çok hangi özelliği sizi etkiliyor?

Anda olmak…

 

Tiyatroda oynamadığınız fakat oynamak istediğiniz, içinizde kalan bir oyun var mı?

Bir çok oyun var oynamak istediğim. Ama özellikle bir oyun seçmem gerekirse Cemal Ünlü’nün yazdığı “Kaçsam Bırakıp” diyebilirim. Sahneye ilk çıkan Türk kadınlarından Penelope’yi (yabancı ad kullanarak sahneye çıktığı için pek bilinmez) o dönem kumpanyalarını ve o dönemin İstanbul’unun çok naif bir dil ile ele alındığı bir oyun.

 

Oyunculuk alanında en çok kimden ne öğrendiniz?

Oyunculuk çok fazla kaynaktan beslenen bir şey. Bütün hocalarımdan çok farklı ve çok önemli şeyler öğrendim. Ama en çok seyirciden öğrendim sanırım. Çünkü bir oyun seyirciyle buluştuğunda bambaşka bir büyüye dönüşüyor.

 

Bir başucu kitabınız var mı?

Mark Wolynn’in “Seninle Başlamadı” ve Franz Kafka’nın “Dönüşüm”ü…

 

Dinlemekten en çok keyif aldığınız müzik türü?

İyi olan her türlü müziği dinlemekten keyif alıyorum. Tür olarak ayırmakta zorlansam da Fredie Mercury ve Chopin listemin en başında…

 

Peki, moda hayatınızın neresinde?

Çok fazla tüketim odaklı olmaya başladığımızı düşünüyorum bu yüzden de modayı değil ihtiyacım olanı almaya çalışıyorum.

 

Son olarak eklemek istedikleriniz?

Dünyaca çok zor bir dönemden geçiyoruz. Umarım sağlıklı günlerde tekrar sahnelerde buluşalım.
 

Etiketler:
Merjam

Merjam

  • Editörün Seçimi
  • En Çok Okunanlar

Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı