Ağaca sarılmak ve zıplamak beden frekansını etkiliyor

Şeyma Ercanlı Yazar: Şeyma Ercanlı 13 Mart 2021

Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

Çocuklar, çok büyük bir ağaç gördüklerinden sarılmak isterler, zıplamadan koşmadan duramazlar. Etrafımızda çocuklar olduğunda enerjisini hissederiz. Bunun Dünya’ya bakış ve uyumla ilgili olduğunu Enerji Tıbbı Uzmanı Emine Baran’ ın sözlerinden anlıyoruz. Baran; Dünya’nın frekansına uyumlu olabilmek için ağaca sarılmak hatta zıplamak gibi bazı egzersizlerin önemine dikkat çekiyor.

Ağaca sarılmak ve zıplamak beden frekansını etkiliyor

 

Beden frekansının dünya frekansına uyumunun önemini aktaran Baran “Evrendeki enerji denizinde yüzen bizler; kendi frekansımızla tüm sistemi etkiliyor ve etkileniyoruz. Dünyanın frekansını ölçen bilim adamından ismini alan Schumann rezonansı bu bilgiye ışık tutmuştur. Bütün dünyanın dengesi bir frekans boyutunda iken düşündüklerimizin dünyayı şekillendirdiğini de kabul etmeliyiz. Anne karnındaki bebek, annenin kalp ritmini duyması ile güvende olduğu sinyalini alıyor ve rahatlıyor. Bu durum doğduktan sonrada o frekansa özlem duymasına sebep oluyor.  Bebek büyüdükçe o frekans ritmini, shumann rezonansının ifade ettiği dünyanın kalp ritmi ile yakalıyor. O frekansta dengelenip rahatlıyor ve rahim ile toprak arasındaki enerjisel frekans bağı anlaşılır hale geliyor. Açıklayıcı diğer bir örnek olarak ta, uzaya giden astronotların üç aydan sonra derin depresyona girmesinin gözlemlenmesi verilebilir. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, dünyanın frekansından uzaklaşmaları bedensel ve ruhsal derin etkiler oluşturuyor.”

 

 

 

“Kendi frekansımızı dengelemek Dünya’yı dengeleyecektir”

 

Baran, “Savaşlarda, ağır patlamalarla dünyanın frekansı 7 Hz lerden 12-13 Hz seviyelerine çıkıyor.  Bizler korku bilinci ile de Dünya’nın frekansıyla oynuyoruz. Örneğin, deprem korkusu ne kadar çok bilinçte yer alıp yükselirse, Dünya’da frekansını yükseltip tepkimeye sebep olacaktır. Bizim bilincimizle şekillenen Dünya ancak biz arınırsak arınır, biz sükûnette isek rahatlar. Aslında hepimiz bilincimizin frekansı ile Dünya’yı görüyor ve frekansımıza göre ilişkiler kuruyoruz. Gelişen teknoloji çağında ifadelerimiz; enerjisini sevdim, frekansım tuttu olarak değişiyor. Artık bilincimizin enerjiden oluşan varlıklar olduğumuzu kavramasını gösteriyor. Yaratılışı anlatan enerji bilimini doğru okuyup, kullanmak insanoğluna hediyedir. Kendi frekansımızı ve ritminizi dengelemek dünyayı dengeleyecektir.”

 

 

Emine Baran, beden frekansını yükseltecek basit teknikleri şöyle sıraladı;

 

1 dakika temiz havada bilinçli olarak derin nefes almak.

 

Nefesle birlikte, sırasıyla  köprücük kemiğimizin hemen altındaki boşluğa masaj yapmak.

 

Olduğunuz yerde zıplamak. Bu esnada gülmek pozitif enerjiyi dışa vuracaktır.

 

Bedendeki meridyen enerji akışımızı tazeleyen temizleyen egzersizler yapmak.

 

Hareket çok önemli, günlük kısa bile olsa bir egzersiz yapabilir, dans edebilirsiniz.

 

Ağaca sarılmak, toprağa çıplak ayakla basmak. 

 

Duş almak ve duşta tuz kullanmak frekansımızı dengeler.

 

Su tüketimi çok önemli… Su da olduğu gibi gıdaları da tüketirken düşük frekanslı düşünce ve duyguları konuşmak yemeğe aktarmak frekansı düşürür. 

 

Bakır kullanımı frekansımızı düşüren manyetik dalgaları emecektir.

Etiketler:
Şeyma Ercanlı

Şeyma Ercanlı

  • Editörün Seçimi
  • En Çok Okunanlar

Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı