Bakan Ersoy duyurdu! Tarihi Alsancak Tekel Fabrikası kültür sanat kompleksine dönüştürülecek!  

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, "İzmir'de bulunan tarihi Alsancak Tekel Fabrikası'nı bir kültür sanat kompleksine dönüştürmüş olarak hizmete açacak ve ardından da nisan ayında festivallerimizin kapsamına İzmir'imizi de ekleyeceğiz." dedi. İşte detaylar…

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Kültür Yolu Festivalleri”ne ilişkin CSO Ada Ankara Yerleşkesi’nde düzenlenen basın toplantısında, festivaller kapsamında bu yıl 5 kentte birden, çok daha kapsayıcı, çok daha yaygın etkinliklerle vatandaşlara benzersiz bir kültür sanat deneyimi yaşattıklarını söyledi.

Türkiye’nin uluslararası marka değerine katkıda bulunmak üzere hayata geçirilen Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’nin başlangıcını Çanakkale’de 16-25 Eylül’de düzenlenen Troya Kültür Yolu Festivali ile yaptıklarını belirten Ersoy, sergi, konser, söyleşi ve atölyelerden oluşan 112 etkinliği sanatseverlerle buluşturduklarını, 42 ayrı mekânda yapılan etkinliklerde binden fazla sanatçının yer aldığını bildirdi.

Troya, Lidya, Roma, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin izlerini taşıyan Çanakkale’de tüm Çanakkalelilere ve Boğaz’a yolu düşenlere 10 gün boyunca birbirinden farklı deneyimler yaşattıklarını dile getiren Ersoy, “Troyalılar Geldi” kortej yürüyüşüyle başlayan festivalde Anadolu Hamidiye Tabyaları Kilitbahir Kalesi, Kordon Troya Atı, Assos Antik Kenti, Parion Antik Kenti olmak üzere 5 açık hava sahnesi kurduklarını anlattı.

Bakan Ersoy, “En büyük sahnemiz olan Anadolu Hamidiye Tabyaları’nda festivalin ilk günü gerçekleşen Anadolu Ateşi’nin Troya gösterisini yaklaşık 25 bin kişi izledi. Kapanış konserimize ise 35 binden fazla sanatsever katıldı. Festival kapsamında konserden tiyatroya, film gösteriminden atölyeye her yaş grubundan ve her zevkten kişiye yönelik düzenlediğimiz etkinlikleri toplam 300 binden fazla kişi izledi.” diye konuştu.

Kültür sanat etkinliklerinin yanı sıra spor etkinlikleriyle de festival ruhunun tüm şehre yayıldığını dile getiren Ersoy, “Rüzgarın Demir Atlıları Troya’ya Sürüyor” bisiklet turunun ardından Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı’nda anı dalışı yaptıklarını, festivalin son günü olan 25 Eylül’de ise bu yıl 7’ncisi düzenlenen Gelibolu Maratonu’nu gerçekleştirdiklerini söyledi.

Konya’da 22 Eylül’de başlayan Mistik Müzik Festivali’nin ise devam ettiğini, 30 Eylül’e kadar sürecek festivalde, İspanya’dan Almanya’ya, Özbekistan’dan Hindistan’a kadar birçok ülkeden gelen sanatçıların, müziğin etkili gücü sayesinde farklı inanış ve kültürleri en çarpıcı yönleriyle sanatseverlerle buluşturduğunu vurguladı.

“Beyoğlu Kültür Festivali’nde 6 binden fazla sanatçı ve binden fazla etkinlik”

İstanbul’da ve Ankara’da düzenlenecek Beyoğlu ve Başkent Kültür Yolu Festivalleri’nin de eş zamanlı olarak 1 Ekim itibarıyla başlayacağını ve 23 Ekim’de sona ereceğini bildiren Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “İstanbul’da 51 ayrı mekanda 6 binden fazla sanatçı ve binden fazla etkinlik, 88 salon ve 5 açık hava sahnesinde sanatseverlerle buluşacak. İstanbul Sinema Müzesi, kült filmlerin yönetmeni Stanley Kubrick’in bugüne kadar gerçekleştirilmiş en kapsamlı sergisine ev sahipliği yapacak. Öte yandan Selçuk Artut, Devrim Erbil gibi değerli sanatçılarımızın sergilerini Atatürk Kültür Merkezi’nde sanatseverlerle buluşturacağız. AKM’de ayrıca festival boyunca hem en sevilen opera ve bale gösterileri hem de dünya starlarının konserleri yer alacak.”

Ersoy, Taksim, Galatasaray ve Tünel meydanlarının Hacivat-Karagöz, Nasreddin Hoca, Keloğlan gibi kültürel mirasla ilgili etkinliklere ve horondan halaya, salsadan flamenkoya dünya danslarını kapsayan gösterilere sahne olacağını dile getirdi.

Michelin Rehberi’nin İstanbul’a özel olarak hazırladığı seçkinin de İstanbul’daki festivalin sürdüğü tarihte, 11 Ekim’de törenle açıklanacağına işaret eden Ersoy ,”Bu çok çok önemli. Yıllar sonra Türkiye İstanbul’la 38. destinasyon olarak Michelin Rehberi’nde yerini almış olacak. Sonuçları bizler de heyecanla bekliyoruz.”

Ersoy, bu yılki festivallerde, gastronomi alanında değişik etkinliklerle Türkiye’nin bu konudaki zenginliğini de ortaya koyacaklarına dikkati çekti.

Ajda Pekkan, Emel Sayın ve Yusuf İslam başkentlilerle buluşacak

Başkent Kültür Yolu Festivali’nin Ankara kadar köklü bir geçmişe sahip olan Ulus semti ve çevresindeki tarihi ve kültürel mekanları içine alan 4,7 kilometrelik bir güzergah üzerindeki 70 farklı noktada gerçekleşeceğini vurgulayan Ersoy, festivalin 500’den fazla etkinlikte Ankaralıları ve çevre illerdeki sanatseverleri bine yakın sanatçıyla buluşturacaklarını kaydetti.

Bakan Ersoy, şöyle konuştu: “Başkentin kültür ve sanat adası CSO Ada Ankara, süper star Ajda Pekkan’dan dünyaca ünlü yıldız sanatçı Yusuf İslam’a, Fado şarkılarını tüm dünyaya ulaştıran Mariza’dan Emel Sayın’a kadar birbirinden değerli sanatçıların konserine ev sahipliği yapacak. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve Devlet Çoksesli Korosu Alman besteci Carl Orff’un ölümsüz eseri Carmina Burana konseriyle sanatseverlerle buluşacak. Festival bünyesinde Ankara’nın başkent oluşunun 99’uncu yılı, bin seğmenin katılımıyla gerçekleşecek Seğmen Alayı ile kutlanacak.”

Ersoy, “Ressamların İzinde: Ankara” projesi kapsamında ise Başkent Kültür Yolu Rotası’ndaki yürüyüş yollarında Halil Paşa, Şevket Dağ, Refik Epikman, Ali Sami Yetik, Hüseyin Yüce, Feyhaman Duran gibi Türk resminin önde gelen sanatçılarının eserlerinin festival boyunca sergileneceğini bildirdi.

Büyük Tiyatro’da 1 ve 3 Ekim’de Tosca Operası’nın sahne alacağını duyuran Ersoy, “Ankara Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğünün sahneye taşıdığı büyük prodüksiyonlarından biri olan eser, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk opera sanatçısı Semiha Berksoy’un Tosca başrolü ile ilk kez 1941 yılında sahnelenmişti. Ülkemizde Tosca rolüyle bütünleşen Semiha Berksoy anısına kızı Prof. Dr. Zeliha Berksoy’un rejisörlüğünde hazırlanan eser, kalabalık sanatçı kadrosunun yanı sıra dekor, kostüm ve ışık tasarımıyla da orijinaline en yakın prodüksiyonla sahnelenecek.” diye konuştu.

Ersoy, Türkiye’nin en çok izlenen müzikallerinden biri olan Hisseli Harikalar Kumpanyası’nın, Samsun Devlet Opera ve Balesi sanatçıları yorumuyla 1 ve 2 Ekim’de Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde sanatseverlerle buluşacağını söyledi.

“Etkinliklerin çoğu tamamen ücretsiz ve halka açık”

Diyarbakır Sur Kültür Yolu Festivali’nin ise 8-16 Ekim’de düzenleneceğini dile getiren Ersoy, 2 binden fazla sanatçının katılacağı festivalin 500’den fazla etkinliğe ev sahipliği yapacağını söyledi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, şunları kaydetti: “Bu vesileyle şimdiden müjdesini vermek isterim ki gelecek yıl mart ayında İzmir’de bulunan tarihi Alsancak Tekel Fabrikası’nı bir kültür sanat kompleksine dönüştürmüş olarak hizmete açacak ve ardından da nisan ayında festivallerimizin kapsamına İzmir’imizi de ekleyeceğiz. Ayrıca Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nı ve Gaziantep Gastronomi Festivali’ni de yine Türkiye Kültür Yolu Festivalleri kapsamına alacağız.”

Ersoy, önümüzdeki sene festival düzenlenen şehir sayısını 10 çıkarmayı planladıklarına dikkati çekerek, “Ülkemizdeki her vatandaşımızın kültür zenginliklerine erişmesi için çalışıyoruz. Hedefimiz, festivallerimizi herkese ulaşacak şekilde yaygınlaştırmak. Festivallerimiz kapsamında ücretli etkinliklerimiz de var ama etkinliklerin çoğu tamamen ücretsiz ve halka açık. Sizlerin aracılığıyla tüm vatandaşlarımızı bir kez daha festivallerimize davet ediyorum.” ifadelerini kullandı.

Dünyada bu kadar geniş çapta kültür ve sanat etkinlikleri gerçekleştiren çok sayıda ülke olmadığını, kültür alanında sahip olunan olağanüstü varlıkları en iyi şekilde tanıtmak ve şehirleri marka yapmak vizyonuyla yola çıktıklarını aktaran Ersoy, “Festivallerimizle ülkemizin uluslararası marka değerine katkıda bulunarak, kültür rotaları kapsamında elden geçirdiğimiz tarihi ve kültürel unsurları birer cazibe merkezine dönüştürüyoruz. Yarattığımız kültür sanat ekosistemi sayesinde festivaller sona erse de kültür sanat yatırımları ve projeleri devam ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Paydaşlara teşekkür eden Ersoy, “Ülkemizdeki tüm kültür ve sanat üretimlerine sahip çıkmaya, şehirlerimizi markalayarak var olan potansiyellerini öne çıkarmaya devam edeceğiz. Türkiye’mizin somut ve somut olmayan kültürel mirasını gelecek kuşaklara aktarmak hedefiyle ilk günkü heyecan, azim ve inançla çalışmayı sürdüreceğiz.” dedi.

Ersoy, etkinliklerle ilgili ayrıntılara festivaller için hazırlanan “kulturyolufestivalleri.com” ile her festivale ait sosyal medya hesaplarından kolaylıkla ulaşabileceğini sözlerine ekledi.

“Kültür ve sanatta markalaştığınızda turizmde de rakiplerinizden pozitif ayrışıyorsunuz”

Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ersoy, festivallerin her bölgede yılda bir kez düzenlenmesine karar verdiklerini ancak festival süresini 2 haftadan 3 haftaya çıkarttıklarını söyledi. Festivallerin bazı illerde ilkbaharda bazı illerde ise sonbaharda yapılacağını belirten Ersoy, “Amaç yılda bir kere uzun süreli yoğun bir şekilde gerçekleştirmek ama zaman içinde başta büyük şehirlerimiz olmak üzere Anadolu’nun birçok şehrinde kültür yolu festivallerini yaygınlaştırmak.” dedi.

Festivallerin maliyetine ilişkin soruyu yanıtlayan Ersoy, maliyet öncelikli çalışmadıklarını öncelikli hedeflerinin maksimum sayıda insanı kültür ve sanatla buluşturmak olduğu değerlendirmesinde bulundu.

Ersoy, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Turizm Bakanlığı turizmden de çok ciddi gelir elde ediyor ve turizmden elde ettiğimiz gelirin bir kısmını orada çok rahat bir şekilde kullanabiliyoruz. Çünkü kültür ve sanatta markalaştığınız zaman turizm açısından rakiplerinizden pozitif yönde ayrışıyorsunuz. Kültür ve sanat etkinliklerimiz turizmi de cazibe noktası haline getiriyor ve turizm şehriniz marka yüzü haline geliyor. Gelen turistten elde ettiğiniz gelirlerden bir kısmını da kültür ve sanata aktarabiliyorsunuz. Onlar sizi markalaştırıyor, siz markalaştıkça daha fazla turizm geliri elde ediyorsunuz. Gelirin bir kısmını buraya aktarabiliyorsunuz. Böyle bir ekosistem yarattık, çok da iyi çalışıyor.”

Festivallerin şehir ekonomisine katkısı sorulan Ersoy, başta turizm sektörü olmak üzere esnaftan çok olumlu dönüşler aldıklarını, festivallerin ekonomik hareketliliği artırdığını söyledi.

Ersoy, “Enerji krizi nedeniyle Avrupa ve Rusya kışı burada mı geçirecek?” şeklindeki soruyu şöyle yanıtladı: “Doğal gazdan dolayı turist gelecek, bu çok kışın çok yoğun geçecek.’ Bunlar magazin haberi. Bizim için önemli olan turizmden gelir elde etmek istiyorsanız iki tane sırrı var bunun. Bir tanesi çok yoğun tanıtım yapmanız, iki gelen turiste çok iyi hizmet vermeniz. Bu ikisini gerçekleştirdiğiniz sürece aldığınız turist sayısı her sene artar. Bunun dışındaki şeyleri çok gerçekçi bulmuyorum.”

Bakan Ersoy, “Mir kart tartışmalarıyla ilgili Rus turistlerin buradaki harcamaları konusunda sizin bakanlık olarak yaptığınız alternatif bir çalışma var mı? sorusunu, “İlgili devlet kurumları çalışıyor bununla ilgili ama kısmi olarak Mir kart çalışıyor şu anda Türkiye’de. İlgili kurumlarımız daha uzun vadeli çözüm yolu bulmak için çalışıyorlar. Rus turistin nakit getirmesinde bir sıkıntısı yok.” şeklinde cevapladı.

Kaynak: AA