Jane Birkin’in stili koleksiyona dönüştü

Jane Birkin ve A.P.C.'den Jean Touitou, ilk moda koleksiyonu için sanatçının ikonik gardırobunu mükemmelleştirdi. Jane Birkin'in stili koleksiyona dönüştü. İşte detaylar…

Şarkıcı ve aktör Jane Birkin, eski sevgilisinin ona verdiği moda tavsiyesini anlatıyor “Serge (Gainsbourg) eskiden ‘Ah, dudaklarını yala ve saçını geriye at’ derdi” diyor. Ve bir gün, “Hayır, artık yapmayacağım dedim. Nasıl göründüğümü hiç fark etmemek istiyorum!’ ” İşte o zaman, yaklaşık 40 yıl önce, mini elbiselerini ve sıcak pantolonlarını bol pantolonların ve erkek gömleklerinin sade, çocuksu cazibesiyle değiştirdi ve ironik bir şekilde, daha da taklit edilen bir stil.

Yeni işbirliği heyecanlandırdı

Bu üniforma, Jean Touitou’nun başlattığı ve 30 yılı aşkın süredir tavizsiz günlük Fransız kıyafetlerini tanımlayan sevilen markası A.P.C. ile yeni bir işbirliğinin doğuşunu oluşturuyor. Bu, ortak bir telefon görüşmesinde açıkladıkları gibi, iki arkadaşın entrikaları değil, maçlarıyla karşılaşan iki eksantrik örneğidir. “Arkadaş değiliz!” Touitou bağırıyor, kahkahalara boğuluyor, ancak “belli ki çok ortak noktamız var”. Birkin’le çalışmak Touitou’nun fikriydi. Karşılıklı bir tanıdık onları birbirine bağladı ve A.P.C.’nin “etkileşimleri” dediği en son şeyi hayata geçirdi. Birkin, son aktrisinin Catherine Deneuve ile olduğunu belirtiyor. “Deneuve’den sonra bunu yapmak gerçekten şık diye düşündüm!”

Koleksiyonda neler var ?

Titiz ve dar koleksiyon, şimdi 75 yaşında olan Birkin’in her gün giydiği kıyafetlere benziyor: kot pantolon, tişört, kazak, palto, spor ayakkabı, hasır çanta ve bel çantası. Sahip olduklarından ipuçları alarak, “Yaz, kış ve ilkbahar olsaydı bu üniformanın nasıl olabileceğine dair birkaç çizim yaptım” diye açıklıyor Birkin. Her bir parça, en sevdiği şeylerden birinin geliştirilmiş bir versiyonudur, örneğin “kot giyemeyecek kadar kilo aldığım için” giymeye başladığı ve çanta taşımaktan kaçınmak istediğinde, cepleri yumuşak bir pamukta, anahtarlar ve bozuk paralarla doldurmayı tercih ettiği “ki burada çok güzel yaptık”. “Bulduğum her şey, neredeyse her şey yolundaydı, ama belki daha da düzeltebileceğimi düşündüm” diyor.

Birkin takıntılı bir şekilde giydiği kıyafetin en küçük özelliklerini ve en ufak bir değişikliğin güzel bir şeyi nasıl vazgeçilmez hale getirebileceğini düşünüyor. Her zaman bir tişörtün ya da süveterin yakasının biraz daha aşağıda olmasını istemiştir çünkü daha sonra omzunun hemen üzerinden örtülür ve “ki bu oldukça çekicidir”. Tenis ayakkabıları suni koyun derisi ile kaplanmış çünkü kış aylarında spor ayakkabılarında biraz üşüyor ve “Çoraplarını çıkardığında hep korkunç göründüğünü ve ayak bileğinde o iz olduğunu düşünüyorum.”

Tasarımcı ruh hali panolarında değişmez ve Hermès’in en ünlü çantasının adaşı ve ilham kaynağı olan Birkin, daha önce hiç bir koleksiyon tasarlamamıştı. Kızı Lou Doillon, imajının sosyal medyada ilham vermeye devam etmesinin çılgınlığını göstererek ona baskı yapmaya devam etti. “Yaptığım şeyleri giymek ya da bana benzemek isteyen birileri beni şaşırttı!” Kıyafetlerinin “oldukça sıkıcı olduğunu” düşündü. Güzel ama sıkıcı.” Belki de Birkin’in görünüşünün kalıcı olmasının nedeni, en gündelik, tarzsız kıyafetleriyle tanıdığımız ilk yıldızlardan biri olmasıdır.

Kaynak: Harper’s Bazaar