Emine Erdoğan “Afrika Seyahatlerim” kitabını New York’taki Türk Evi’nde tanıttı

Merjam Yazar: Merjam 22 Eylül 2021

Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

Emine Erdoğan, Afrika'ya gerçekleştirdiği seyahatlerdeki izlenim ve hatıralarını kaleme aldığı kitabını ilk kez dünyaya tanıttı. “Afrika Seyahatlerim” adlı kitabının tanıtımını New York'taki Türk Evi'nde gerçekleştirdi.

Emine Erdoğan “Afrika Seyahatlerim” kitabını New York’taki Türk Evi’nde tanıttı

Emine Erdoğan, yaptığı konuşmada geliri Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi’ne bağışlanacak kitabı için “Bende ayrı ayrı hatıraları olan her bir yolculukta, endişenin, neşenin, gözyaşının, dünyanın her yerinde aynı olduğuna yakından şahit oldum. İnsanlığın bütün duygularının evrensel olduğunu içselleştirdim” dedi. Emine Erdoğan, aynı zamanda Yurt dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın desteğiyle hazırlanan, Osmanlı’dan Amerika’ya göç hikâyelerinin anlatıldığı “Osmanlı’nın Amerika’sı” adlı belgeselin tanıtımına da katıldı.

BM ve diğer uluslararası temsilcilerin katılımıyla gerçekleşti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Afrika’ya gerçekleştirdiği seyahatlerdeki izlenim ve hatıralarını kaleme aldığı “Afrika Seyahatlerim” adlı ilk kitabının tanıtımını, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu öncesinde New York’taki Türk Evi’nde ülke liderlerinin eşleri, BM ve diğer uluslararası temsilciler ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve yabancı misyon şeflerinin katıldığı programla gerçekleştirdi.

Emine Erdoğan, tanıtımda yaptığı konuşmasına, Birleşmiş Milletler’in gündeminde yer tutan barışın korunmasından, yoksullukla mücadeleye, insan haklarından, iklim değişikliğine kadar birçok başlıktan Afrika ülkelerinin orantısız biçimde etkilendiğini belirterek başladı. Erdoğan, öte yandan Afrika’nın iki binin üzerinde dil ve etnik topluluğa sahip, 1 milyarı aşkın nüfusu olan büyük bir zenginlik olduğuna vurgu yaparak, bu potansiyelin, Afrika’yı 21’inci yüzyılın parlayan yıldızı yapacağına can-ı gönülden inandığını dile getirdi.

“Dünyanın neresine dağılmış olursak olalım, insanlık tek ve bütün bir ailedir”

Türkiye’nin 2005’te başlattığı Afrika açılımının Afrika ile olan kadim dostluğun perçinlenmesine vesile olduğunu ifade eden Emine Erdoğan konuşmasının devamında Afrika seyahatlerine atıf yaparak “Bende ayrı ayrı hatıraları olan her bir yolculukta, endişenin, neşenin, gözyaşının, dünyanın her yerinde aynı olduğuna yakından şahit oldum. İnsanlığın bütün duygularının evrensel olduğunu içselleştirdim. Anne kalbinin evrensel ritmini işittim. Dünyanın neresine dağılmış olursak olalım, insanlık tek ve bütün bir ailedir. Bu bakış açısına sahip olmak, din, dil, ırk ayrımı gözetmeden, kardeşçe kucaklaşmanın anahtarıdır. Birbirinden zengin kültürler barındıran eşsiz Afrika coğrafyasını keşfetme heyecanı sırasında, ‘öteki’ni değil, yakınlıkları keşfettim. Yüzyıllar boyunca sömürgeye, yoksulluğa konu olmuş Afrika’nın, bambaşka bir yüzünü gördüm” diye konuştu.

Afrika’ya yaptığı yolculukların insanlık ailesine karşı olan sorumluluklarını derinden hissettirdiğini dile getiren Emine Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Türk Milleti, tarihi boyunca bu öğretiyi bir yaşam kültürü haline getirmiştir. Dünyanın neresinden bir ah yükselse, Türkiye oraya insani yardım taşımıştır. Bu miras, hayatım boyunca manevi pusulam oldu. Öte yandan, annem Hayriye Hanım’ın, ismiyle müsemma hayırsever kişiliğinin izdüşümü olan bu vicdan mirasını, ben de torunlarıma bırakmak istedim. ‘Öteki’ değil, ‘biz’ diyebilmenin güzelliğini insanlara hediye edebilirsem ne mutlu bana! Umarım, nacizane bir araya getirdiğim bu satırlar, kalpten kalbe ulaşan bir sevgi köprüsü kurar.”

Emine Erdoğan, “Bu kitap Afrika seyahatlerim öncesinde yaptığımız çok yönlü hazırlıklara, bizleri hep güler yüzleriyle karşılayan First Lady dostlarımın verdiği bilgilere, büyükelçilerimiz ve eşlerinden öğrendiklerime ve sıcak Afrika insanlarının gözlerinden okuduklarıma dayanıyor. Her birine, bana öğrettikleri için, şükran borçluyum” diyerek sözlerini tamamladı.

“Afrika Seyahatlerim” adlı kitabının tanıtımına Bosna-Hersek Cumurbaşkanlığı Konseyi Başkanı’nın eşi ile Brundi, Kuzey Makedonya, Litvanya, Maldivler, Sierra Leone ve Komorlar First Leydilerinin yanı sıra, Eritre Daimi Temsilcisi Sophia Tesfamariam, Rwanda Daimi Temsilcisi Valentine Rugwabiza, Dışişleri, Milli Savunma ve Ticaret Bakanlarının eşleri, milletvekilleri ve STK temsilcileri katıldı.

Amina Mohammed: “Bu kitabın Afrika ile ilgili benzer girişimlere ilham vermesini umuyorum”

Tanıtımda Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Vekili Amina Mohammed de bir konuşma yaptı. Afrika’nın, halkları ve kültürlerinin, yaşadığı zorlukların ve en çok da gençlerinin, kadınlarının ve kızlarının hayatını değiştirme fırsatlarını gözler önüne seren bu etkinlikte bulunmaktan memnuniyet duyduğunu söyleyen Amina Mohammed, “Bu kitabın Afrika ile ilgili benzer girişimlere ilham vermesini umuyorum ve bu umudumun buradaki birçok kişi tarafından paylaşıldığını biliyorum” dedi.

Türkiye’nin 2005’te Afrika girişiminin başlamasından bu yana BM’nin Türkiye ve Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı’nın da (TİKA) aralarında bulunduğu Türk kuruluşları ile birlikte Afrika’da kalkınma projelerine imza attığını vurgulayan Mohammed, Kovid-19 salgınının Afrika’daki kalkınma projelerinin de etkilediği bu dönemde, Türkiye’nin ortak olduğu sürdürülebilir kalkınma projelerinin her zamankinden daha önemli olduğunu kaydetti. Mohammed, Emine Erdoğan’a “Bu kitaptaki çağrınız gelişmekte olan ülkeleri insan merkezli olmaya ve insana öncelik vermeye teşvik etmesi bakımından olağanüstü bir örnek sunuyor. Liderliğiniz ve dostluğunuz için ve kimsenin geride kalmayacağı sürdürülebilir bir gelecek kurma çalışmalarımıza verdiğiniz destekten dolayı teşekkür ederim” diye seslendi.

Büyükelçi Fatima Kyari Mohammed: “Bu kitap Afrika ile ilgili anlatıyı değiştirmek için güzel bir fırsat”

Afrika Birliği BM nezdinde Daimi Gözlemcisi Büyükelçi Fatima Kyari Mohammed kitap hakkında şunları kaydetti; “Bu çok güzel bir girişim, tüm gelirlerinin ihtiyacı olan kadınlara ve çocuklara gidecek olması da memnuniyet verici. Kitap, Afrika ile ilgili farklı bir perspektif sunuyor. Afrika yalnızca açlık, fakirlik ve hastalık değildir. Kaynaklarla dolu, muhteşem bir kıtadır. Bu kitap Afrika ile ilgili anlatıyı değiştirmek için güzel bir fırsat.”

Emine Erdoğan, annesi Hayriye Hanım’a atfettiği ‘Afrika Seyahatlerim’ adlı ilk kitabında, 2014 – 2020 yıllarında Cezayir, Ekvator Ginesi, Etiyopya, Cibuti, Somali, Fildişi Sahili, Gana, Nijerya, Gine, Uganda, Kenya, Tanzanya, Mozambik, Madagaskar, Sudan, Çad, Tunus, Moritanya, Mali, Güney Afrika Cumhuriyeti, Zambiya, Gambiya ve Senegal olmak üzere 23 Afrika ülkesine gerçekleştirdiği seyahatlerdeki anılarına yer verdi. Türkçe, İngilizce, Fransızca ve Arapça ile Afrika’da yaygın olarak kullanılan Svahili dillerinde yayımlanacak. ‘Afrika Seyahatlerim’ kitabının tüm geliri, Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi’ne bağışlanarak, Afrikalı kadın ve çocuklara, sağlık ve eğitim yardımı olarak ulaştırılacak.

“Osmanlı’nın Amerika’sı” belgeseli New York’taki Türkevi’nde Emine Erdoğan’ın katılımıyla tanıtıldı

Yurt dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Bay Atlantic Üniversitesi ve Bahçeşehir Üniversitesi Medeniyet Araştırmaları Merkezi’nin iş birliği ile hazırlanan “Osmanlı’nın Amerika’sı” adlı belgesel filmi, New York’taki Türkevi’nde Emine Erdoğan’ın katılımıyla tanıtıldı. Kişisel öyküleri kaybolan Osmanlı’nın Amerika’sına ışık tutan belgesel filmi, her biri 35 dakika olan 3 bölümden oluşuyor.

“Osmanlı’nın Amerika’sı” belgeselinin Amerika’daki Türk tarihini aydınlattığı gibi, tarih bilimine de büyük bir katkı sunduğunu belirterek hazırlanmasında emeği geçen akademisyenlere ve Yurt dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’na şükranlarını sunarak konuşmasına başlayan Emine Erdoğan, “İnsanlıkla var olmuş bir hareketlilik” olarak nitelediği göçün Amerika özelinde çok daha derin anlamları bulunduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, “Türk, Kürt, Ermeni, Yahudi ve Rum göçmenler, bu yola beraber çıkmış ve Amerika’da da bir arada kalmışlardır. Osmanlı İmparatorluğu’nun çok kültürlülüğünü, bu göç serüveninde de görüyoruz. Memleketteki dostluk ve komşuluk ilişkilerini buraya taşımışlardır. Endüstrileşme sürecinde, emekleriyle, alın terleriyle yer almışlardır” diye konuştu.

Belgesel hakkındaki düşüncelerini aktaran Emine Erdoğan, “Vatana bağlılık, gönüllerden hiçbir zaman silinmez. Mesela, I. Dünya Savaşı başladığında, ABD’deki Türklerin, maddi birikimlerini ülkelerine göndermeleri, aradaki binlerce kilometrenin bizi hiç ayırmadığının ispatıdır. Umarım bu belgesel göç tarihimizi kayıt altına alacak bir müzenin kurulmasına vesile olur” dedi.

Yurt dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı Başkanı Abdullah Eren ise konuşmasında ABD’deki ilk Müslüman diaspora grubunun ana vatanının da Osmanlı olduğunu belirtti ve bu durumun Türkiye – ABD ilişkileri açısından da önemli bir başlangıç noktası olduğuna dikkat çekti. O tarihlerden itibaren ABD’deki Müslüman Türk nüfusun doğrudan ana vatanları Anadolu’yu da ilgilendiren ilginç hatıraları olduğunu ifade eden YTB Başkanı Eren, “Osmanlı’nın Amerika’sı” belgeselinin ABD’deki benzer öyküleri derlediğini ve gün ışığına çıkardığını söyleyerek, “Müslüman toplumunun ABD’deki köklü tarihini ortaya koyduğu gibi, farklı etnik grupların öykülerini de içermektedir. Bu hâliyle belgesel, Osmanlı medeniyetinin kıtalar ötesine uzanan bir başka yüzünü pek çok arşiv belgeseli ile bizlere tanıtmaktadır” cümlelerine yer verdi.

Belgeselde hikâyesi yer alan, ABD askeri olarak gittiği Kore savaşında Türk Tugayı’nın misafiri olarak üç gün kalan ve birinci nesil Türk göçmenlerin hayatta kalan birkaç çocuğundan biri olan Bill Alli de tanıtıma eşi Friede Alli ile birlikte katıldı. Bill Alli, Emine Erdoğan’a hediye olarak kendi kitabını takdim etti. Belgeselde konunun uzmanları ile sahada yapılan aktüel çekimlerle izleyicilerin bu kayıp zamanı keşfetmesi ve kişisel hikayelerin parçası olması sağlanıyor. Çekimleri Massachusetts, Lowell, Lynn, Peabody, Lawrence, Boston, New York, Ellis Island, New Jersey Paterson, Wall Street, Michigan (Detroit), Virginia, Richmond ve Washington D.C. gibi yerlerde gerçekleştirilen film, ABD’deki Osmanlı göçmenlerinin unutulmuş dünyasını yeniden hatırlatıyor.

ABD’ye 1900’lerin başında gelen Türk göçmenlerin ülkeye katkılarını ortaya koymak ve Türklere ortak bir platform sağlamak filmin hedefleri arasında yer alan belgeselde ayrıca, Türk asıllı iş insanları ve politikacıların eline güçlü bir tarihsel veri tabanı sunmayı, Anadolu’nun tanıtılmasını sağlayarak turizme katkıda bulunmayı ve ülkedeki göçmen tartışmalarına yeni bir bakış açısı getirmek amaçlanıyor.

Merjam

Merjam

  • Editörün Seçimi
  • En Çok Okunanlar

Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı