Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!
Sağlık" ve "çevre" alanlarında ihtisas üniversitesi seçilen Düzce Üniversitesinde, tıbbi bitkilerden merhem, macun ve krem gibi ürünler elde edilirken, akupunktur, hacamat, arı zehri ile tedavi gibi geleneksel uygulamalar gerçekleştiriliyor.
Düzce Üniversitesince (DÜ) "Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp" alanında yürütülen bilimsel çalışmalar sonucunda ham maddeden nihai ürün elde edinceye kadar tüm süreçler takip edilerek ortaya konulan ürünler, girişimciler tarafından kurulan şirketler aracılığıyla "şifa kaynağı" olarak tüketiciyle buluşuyor.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile Kalkınma Bankası iş birliğiyle "Üniversitelerin Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması" temalı proje kapsamında 2016'da "sağlık" ve "çevre" alanlarında pilot üniversite ilan edilen Düzce Üniversitesinde, "Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp" alanında kapsamlı çalışmalar yürütülüyor.
Kentte yetişen geleneksel ve tamamlayıcı tıp ürünlerinin ham maddeleri işlenerek 100'e yakın bitkisel, kozmetik ve arı ürünlerine dönüştürüldü. Elde edilen ürünlerin analizleri ve markalaşma çalışmalarının her aşaması da üniversite tarafından gerçekleştirildi.
DÜ'nün 4 marka altında tescillenen 100'e yakın ürünü, üniversite lisanslı girişimci firma tarafından tüketiciye sunuluyor.
"Üniversitemizin markalaştırdığı, bölge girişimcilerimizin de ticarileştirdiği bir ürün ailemiz var"
DÜ Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, AA muhabirine, kentin doğasına, kendi ilgi alanlarına ve yeteneklerine uygun olarak ihtisaslaşma projesi kapsamında sağlık ve çevre alanını seçtiklerini söyledi.
Sağlıkla ilgili geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanındaki çalışmalara yoğunlaştıklarını belirten Çakar, şöyle dedi:
"Şimdiye kadar çok istismar edilmiş, insanların çok ilgi duyuyor olmasına rağmen üzerinde çok fazla çalışma yapılmamış bir alan olan geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanı var. Özellikle doğal bitki örtüsü, verimli toprakları, hastanemizin ve şehrimizin Ankara ile İstanbul'un tam ortasında önemli bir coğrafyada bulunuyor olması gibi hususları da göz önünde bulundurarak bu alanı 'merdiven altı'ndan çıkarmaya ve tabiri caizse alaylı olmaktansa bilimsel bir mecraya çekmeye çalıştık."
Çakar, tıbbi aromatik bitkilerin Ar-Ge çalışmalarını yaptıklarını anlatarak, "Ürünlerin analizini yapıyoruz. Bunları ne tür bir ürüne dönüştürebiliriz diye bakıyoruz. Farmakoloji alanındaki hocalarımız etkenlik analizi yapıyor. Sonra bunlar birer ürüne dönüşüyor. Bazen bir yağ, çay, krem, karışım veya şurup olabiliyor." diye konuştu.
Sahip oldukları 100'e yakın ürünü 4 marka altında tescillediklerini dile getiren Çakar, şöyle devam etti:
"DUlife çatı markası altında 'Herbynia' bitki ürünleri, 'Melenis' kozmetik ürünleri, 'ApideVera' da arı ve arı ürünleri konusunda tescillediğimiz markalarımız. Bölgemizde 55 girişimci kurdukları ortak bir şirketle üniversitemizin bu 4 markasının üretim, satış pazarlama ve dağıtım hakkını almak üzere lisansladılar. Lisans anlaşması yaptık. Bölgemizdeki çiftçiden bölgemizdeki girişimciye ve nihai tüketiciye ulaşıncaya kadar bu şekilde zincirin halkaları tamamlanmış oldu. Şu anda kaynağını tamamen bölgemizden alan, üniversitemizin markalaştırdığı, analizlerini ve testlerini tamamen üniversitemizin yönettiği, bölge girişimcilerimizin de ticarileştirdiği bir ürün ailemiz var."
"Geleneksel ve tamamlayıcı tıp ürünlerinin her aşamasını kentte gerçekleştiriyoruz"
DÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil İbrahim Uğraş da ham maddesinden klinik çalışmalara kadar geleneksel ve tamamlayıcı tıp ürünlerinin her aşamasını kentte gerçekleştirdiklerini söyledi.
"Geleneksel ve tamamlayıcı tıbbın, modern tıbba yaklaşması noktasında DÜ öncü çalışmalar gerçekleştirmiştir." diyen Uğraş, bu kapsamda bazı bilim insanlarıyla kurdukları "Arı Mucizesi Akademisi" çatısı altında birleştiklerini, arı ürünlerine özellikle propolis üzerine yoğun çalışmalara başladıklarını anlattı.
Uğraş, propolisi kendisi de güçlü bir antioksidan olan zeytinyağında çözmeyle ilgili çalışmalarda başarı elde ettiklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Önceliğimiz insanın bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi. Bu noktada da propolisli ürünler öne çıkıyor. Bor, çinko, gümüş gibi bazı metallerin çok az miktarda insanın günlük kullanım dozuna uygun olarak ürünlere katıldığı takdirde bu tür ürünlerin bağışıklık sisteminin güçlendirici etkisini daha da artırdığını zaten bilimsel çalışmalar ortaya koymuştur. Biz bu noktada bir adım öteye giderek bu ürünleri nano boyutta içeriklerimize ekleyerek propolisli ürünlerimizi zenginleştirmiş olduk. Yaptığımız tüm bu çalışmalar neticesinde geliştirdiğimiz ürünleri 'Arı Mucizesi' markasıyla 'arimucizesi.com' adresinden e-ticaretle satışa sunmuş olduk."
Kaynak: AA
Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı