Emine Kılıç: Hayalini kurmadığınız her şey imkânsız olarak kalır

Ebrulimm Alışveriş'in sahibi Emine Kılıç ile başarı dolu hayat hikayesi hakkında güzel bir söyleşi gerçekleştirdik. Emine Kılıç, hevesli olan genç girişimlere “Hayalini kurmadığınız her şey imkânsız olarak kalır.” diyerek gençlerin hayal kurmalarını ve yılmadan hayallerinin arkalarında durmaları için tavsiyelerde bulundu.

 

Emine Kılıç kimdir? Bize biraz kendinizi anlatır mısınız?

 

01/04/1985’de Malatya’da doğdum, aslen, Adıyamanlıyım. Erken yaşta evlendim ve bu yüzden okuyamadım. Evlendikten sonra açık öğretime başladım ve hâlâ eğitimime devam ediyorum. 2 çocuk annesiyim ev hanımıyken iş hayatına geçiş yaptım.

 

Çalışmayı seven üreten ve üretmeye devam eden biriyim. Paylaşmayı seven, kendimi nasıl geliştirebilirim diye arayış içinde olan ve öğrendikçe mutlu olan biriyim.

 

 

Ebrulimm’in kuruluşunu ve çalışma alanını sizden dinleyebilir miyiz? Hangi alanlarda, ne gibi faaliyetlerde bulunuyorsunuz? Ebrulimm’in hedefleri nelerdir?

 

8 sene önce bu işe başlarken işimin bu kadar büyüyeceğini tahmin bile etmiyordum. Bu işe başlamamdaki en büyük etken eşimin işten ayrılması oldu.

 

Evime, aileme ve eşime nasıl destek olurum diye başladım; networking sistemiyle birçok kanaldan satış yaptım Etrafıma, eşime, dostuma derken ve aslında farklı bir iş arayışı içindeyken bir gün Eminönü’nü gezmeye karar verdim. Orada gördüğüm ürün çeşitliliği ile online satışa başladım. İşlerin bu kadar ilerleyeceğini tahmin bile edemezdim; nasipten öte yol yok. Sonrasında eşimin desteğiyle Facebook ve İnstagramda satışa devam ettik. Perakende satış yapıyorduk o zamanlar. Bir gün yurtdışında bir müşterim benden toptan ürün istedi; ilk toptan deneyimim o zaman başladı. Eşarp, çanta ve aksesuar satıyorduk.  Sonrasında bayan giyimde üretime geçtik ve toptan satışa başladık.

Bu işte ki en büyük şansım eşimin 35 yıllık tekstil tecrübesi oldu.

Şu an 15 ülke ve 200’e yakın firmaya ürün gönderimi yapmaktayız; Almanya, Hollanda, Fransa, Belçika, Avusturya, Avusturalya, Amerika, Filistin, Irak, İran…

 

Hedefimiz daha çok kişiye istihdam sağlamak, satış yapmadığımız pek çok ülkeyi de satış zincirimize eklemek.

 

 

Koleksiyonlarınızın oluşum süreçlerinden biraz bahsedebilir misiniz? Nelerden ilham alıyorsunuz?

 

Koleksiyonumuzu oluştururken önce müşterilerimizin beklentilerini dinliyoruz ve üretim aşamasında birçok müşterimizle fikir paylaşımı yapıyoruz.

İlk üretilen ürünleri günlerce üzerimden çıkarmadığım oluyor, kumaşta sıkıntı var mı veya kalıpta bir sorun var mı diye. Sonrasında üretime geçiyoruz.

 

Günümüz trendlerini takip ediyoruz ve günlük hayatta ne kadar rahat kullanılır bunlara dikkat ediyoruz. Kumaş seçerken en çok doğadan ilham aldığımız doğrudur. Etnik desenler, çiçekler bunlar bir araya gelince çok hoş kombinler ve ürünler ortaya çıkıyor.

 

 

Çalışanlarınızın Ebrulimm üzerindeki başarı payını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bir tekstil firmasının başarılı olabilmesi için olmazsa olmazları var mıdır?

 

Biz çalışanlarımızla aile gibiyiz ve ben her zaman derim, yanınızdaki çalışanların hakkını sonuna kadar vermelisiniz, diye.

Ve şu bir gerçek ki bizim işimizin görünmeyen kahramanlarıdır, çalışanlar. Ütücüsünden, paketçisine, overlokçusundan, temizlemecisine kadar bu bir ekip işi.

 

Çalışan çalıştığı yerde mutluysa bu da bizim başarımıza yansıyor. O zaman da işinizde daha başarılı oluyorsunuz.

 

Bizim olmazsa olmazımız Peygamber Efendimizin hadisiyle “İşçinin ücretini alın teri kurumadan önce ödeyiniz.” cümlesidir. O zaman yaptığımız işin hem hayrı hem bereketi başka oluyor.

 

 

Üretiminizdeki en önemli kriterler ve ürünlerinizi diğer markalardan ayıran en önemli özellikler sizce nelerdir?

 

Küçük bedenden büyük bedene kadar geniş bir beden tablomuzun olması, kalıplarımızın geniş ve genellikle esnek kumaşlarda olması bizim dikkat ettiğimiz noktalar.

Ve en önemlisi bir kıyafeti üretirken abdest alırken kolaylık sağlayacak şekilde olmasına özen gösteriyoruz. Günümüzde genellikle firmalar buna dikkat etmiyor ve modern görünüm adı altında tesettürden çok ödün veriliyor. Biz ürünleri üretirken tesettür çerçevesinden çıkmamaya çalışıyoruz. En çok da müşterilerimizin taleplerini dinliyoruz ve bu, bizi biz yapan etkendir.

 

 

Peki, Türk tekstil sektörünün daha ileriye gitmesi için ne gibi çalışmalar ve yenilikler yapılmalıdır?

 

Tekstil hazır giyimde sanayi, ülkemizin ekonomik kalkınma sürecinde önemli bir rol almaktadır.

 

Daha fazla üretim sahaları açabilmeli ve dünyanın en rekabetçi ülkeleri arasında yer almalıyız. Çin, Kore, Hindistan gibi ülkelerle rekabetçi olabilmeliyiz ki pazarda yer alabilelim ve ülkemizin kalkınmasına katkıda bulunabilelim.

 

 

Sizce, Türkiye'nin tekstil ürünleri kaliteli mi? Avrupa'nın Türkiye'yi tercih etmesinde kalite yeterli oluyor mu?

 

Bana göre birçok ürünümüz Avrupa ülkelerine göre kaliteli ama maliyetlerimiz onlara göre yüksek. Bu da birçok ham maddeyi dışarıdan getirmemizden kaynaklanıyor. Artık tüketim o kadar hızlı ki birçok üründe kaliteden ziyade maliyetin düşük olması tercih ediliyor.

 

 

Trendlerinizi önceden nasıl belirliyorsunuz?

 

Moda sektörü bu, yerinde durmuyor. Eğer tüm trendlerden haberdarsanız en küçük ayrıntıyı bile kaçırmazsınız.

 

Dünya modacılarının koleksiyonlarından ilham alarak birçok trendi yakalayabiliyoruz ve tabi ki kendi ruhunuzdan da bir şeyler katarak.

 

 

Kumaş teknolojisinde son dönemde ne gibi gelişmeler var, hangi kumaşlar ne için tercih ediliyor?

 

Şu an Nano teknoloji kullanılarak birçok kumaş üretiliyor ve her geçen gün teknolojide çığır açılıyor. Yakın zamanda giydiğimiz tişört üzerindeki nano sensörler, kalp atışlarımızı, vücut ısımızı ve kan şekerimizi düzenli olarak kontrol edecek.

 

Biz kumaş seçiminde pamuklu, esnek ve kolayca kırışmayan kumaşlar tercih etmekteyiz.

 

 

Kış koleksiyonunuzdan bize biraz ipucu verebilir misiniz?

 

Bu kış pastel ve soft tonları tercih ettik ve soğuk iplik ile yeni merserize ürünler ürettik. Salaş hırkalar, ovarize triko tunikler… Günlük hayatta rahatlıkla kullanılabilecek modeller tasarladık.

 

 

Modanın her geçen gün gelişmekte olduğunu görüyoruz. Bulunduğumuz zamanda moda dünyasının konumunu değerlendirmenizi istersek bizlere neler söyleyebilirsiniz?

 

Günümüzde moda algısı çabuk değişmektedir. Çok çabuk tüketen bir toplumuz. Günümüzde şıklık, moda ve rahatlık bir arada.

Bana göre herkesin kendi modası vardır; ancak farklı olmak için ister istemez moda akımlarını takip ederiz, moda tüketim odaklı bir akımdır.

Moda aslında hayatın ta kendisidir…

 

 

‘‘Kadın’’ denince aklınızda çağrışan 3 kelime

 

 Kadın demek, hayat demek,

 Kadın demek, anne demek,

 Kadın demek, cefa demek

 

 

Markanızı tanımlayan 3 kelime söylemenizi istesek…

 

Hayaller, emek, bereket.

 

 

İş yaşantısına hazırlanan veya kendi işini kurmak konusunda hevesli olan genç girişimcilere tavsiyeleriniz neler olabilir?

 

Kim ne derse desin asla vazgeçmesinler. En önemlisi bir iş yaparken ve yeni başlangıçlara yol açarken kendi karakterlerinden ödün vermesinler. Hiçbir zaman özlerini unutmasınlar. Ben çok zorluklar çektim, zorlu yollardan geçtim, ancak bunlar beni yıldırmadı.

Hayallerinin peşinden koşsunlar. “Yapamazsın, edemezsin” diyenlere inat mücadelelerinden vazgeçmesinler.

Her zaman derim; “Hayalini kurmadığınız her şey imkânsız olarak kalır.”

 

 

Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?

 

Ticaret saygı duyulması gereken bir savaş gibidir. Ana strateji doğruysa, yapılacak sayısız taktik ve hata bile başarıyı engelleyemez.