Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!
Kullandığımız teknolojik aletlerin tarihçesi
İnternet;
Kökeni 1962 yılına dayanan internet, 1969 Arpanet projesi kapsamında dört farklı merkezle yapılan bağlantı ile ilk şeklini almış, 1987 yılında ilk sayısal ses bantları üretilmiş, 1990 yılında yüksek netlikte televizyon yayınına başlanmıştır. 1992 yılına gelindiğinde günümüzde kullanılan cep telefonları benzeri cihazlar geliştirilmiş, 1997 yılından itibaren ise telefonların ekranları renklenmeye başlamıştır. 2005 yılından sonra artık akıllı telefon kavramı ile internet yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır.
Telgraf;
1837 yılına gelindiğinde William Cooke ve Charles Wheatstone adlı iki İngiliz, teller üzerinde elektrik akımı aracılığı ile mesaj iletmeyi başarmış, böylece ilk elektrikli telgraf makinesi ortaya çıkmıştır. Bugün tedavülden kalkmış olan bu iletişim metodunun nostaljik önemi tartışılmaz.
Cd’ler;
CD’yi (Compakt Disk) ilk keşfeden mucit James T. Russell’dır. 1931 doğumlu mucit yüksek güçteki bir holojen lamba ile arkadan aydınlatılan optik bir şeffaf folyo üzerine bilgileri kaydedebilen teknoloji için 1966 yılında yaptığı patent başvurusu, 1970 yılında sonuçlanarak patentini almıştır. Aslında CD-ROM’un ilk üretilme amacı ses kayıtlarını saklamak ve oynatmaktan ibaretti. Ancak daha sonra bunlar veri yazımı için de kullanılır olmuştur. Günümüzde yerini büyük oranda flash belleklere ve MP3’lere bırakmış olsa da CD’ler, 90’lardan 2007 yılına kadar veri kaydı için vazgeçilmez araçlar olarak kullanılmıştır.
İlk uzay mekiği;
Uzaya çıkan ilk mekik olma özelliğine sahip Columbia mekiğinde John W. Young ve Robert L. Ciripen isimlerinde iki astronot vardı. 12 Nisan 1981 yılında ilk uçuş yapılmış ve astronotlar uzayda yürümüşlerdir. Daha sonra Columbia uzay mekiğinde bir arıza meydana gelmiş ve dünyaya dönmesi gerekmiştir ancak mekik 1 Şubat 2003 yılında dünyaya dönerken infilak etmiştir.
Transistör;
1947 yılına gelindiğinde elektrik elektronik çevrelerinde devrim niteliğinde bir gelişme olmuş, transistör keşfedilmiştir. Transistör keşfinden sonra teknolojide hızlı bir atılım yaşanmış, günümüzde kullanmış olduğumuz hızlı ve akıllı cihazların geliştirilmesinin önü açılmıştır. Eğer transistör keşfedilmemiş olsaydı dört işlem yapan bir hesap makinesi, eski sistem tüplü teknoloji ile tasarlanacak, neredeyse bir spor salonu kadar alana ihtiyaç olacaktı.
Gramofon;
İlk patenti 29 Eylül 1887’de Alman bilim adamı Emile Berliner tarafından alındı. Gramofon bir yuvarlak ince taş plak ile fonograf ise bir silindir ile çalışır. Günümüzde yerini çok yönlü müzik çalarlara bıraksa da hâlâ müptelaları vardır.
İlk hoparlör;
1920 yıllarında elektrikli ses dalgalarının kaydedilip yayınlanmasına imkân sağlayan buluşlar ortaya çıktı. Bu buluşların neticesinde ilk hoparlör, 1924-1925 yıllarında yapılmıştır. Chester W. Rice ve Edward W. Kellogg tarafından yapılan çalışmalar hoparlörü geliştirdi. Bu iki bilim adamının ortaya çıkardığı sistem, günümüzde önemli bir değişikliğe uğramamıştır.
Bulaşık makinesi;
Patenti 1880 yılında Joel Houghton tarafından alınmıştır, içinde bulunan döner su fıskiyeleri ile deterjan bölmesinden aldığı deterjanı bulaşıkların üstüne püskürtmektedir. Bulaşıkların temizlenmesini sağlayan ana bileşen, deterjanlarındaki kir ve leke çözücü enzimlerdir.
Piller;
1780 yılında yaptığı deneylerin sonuçlarını 1791’de açıklayan Galvani, “hayvansal elektrik” teorisini ortaya attı. Bu teorisini, rastlantı sonucu ölü bir kurbağanın bacağındaki sinirlerin neşter ile kesildiğinde kasıldığını gözleyerek oluşturmuştu. Buna göre canlıları oluşturan hücreler elektrik içermekteydi. 1793’de Galvani’nin deneylerine devam eden Alessandro Volta (1745–1827) kurbağa bacağı kasılmalarının farklı iki metalden kaynaklandığını bulur. Bacağın uyarılması, birbirine benzemeyen iki farklı metalden ve hücrelerin sıvı içermesinden kaynaklanıyordu. O hâlde elektrik elde edebilmek için iki farklı metale ve sıvıya ihtiyaç olmalıydı. Bundan yararlanarak bakır ve çinko madenleri alarak aralarına tuzlu suya batırılmış süngerler yerleştiren Volta, elektrik akımını elde etmeyi başardı. Böylece Volta Pili adı verilen pili buldu (1800).
Lazer;
İlk olarak 1917 yılında Albert Einstein tarafından stimüle ışımanın varlığı öne sürüldü. 1960 yılında Theodore Maiman optik frekansta lazer hareketini gerçekleştirdi ve yakut lazerinin varlığını kanıtladı. Bu olaydan sonra lazer kullanımında oldukça önemli gelişmeler oldu. Lazer ışını endüstriyel süreçlerde, mühendislik alanında, tıpta, bilimsel araştırmalarda, meteorolojide, iletişimde, holografide ve savunma donanımlarında kullanılmaktadır.
Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı Ertesi gün ilacı