Yoksa siz hâlâ?

Merjam Yazar: Merjam 8 Eylül 2020

Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

Paylaşımlar; bazen ana sayfalardan çerezlerden overlokçu gibi ayağınıza geliyor, bazen kampanyalı su arıtıcı cihazı gibi telefonu sms’lerinizi zorluyor bazen de bir tık kadar yakın olan muhafazakâr giyimin sultanlarının sunduklarını sorgusuz sualsiz beğendirerek tahtlarını yaptırıyor.

Yoksa siz hâlâ?

 

Tüketiyoruz… Önce çok sevip sonra rafa kaldırıyoruz; zamanın gerisinde kalan her şeyi. Püskürtünce keyif veren poşet leblebi tozunu, üzerinden kamyonda geçse de kırılmayan cep telefonumuzu hayatımızdan çıkardığımızda demode kalıyor. İyi mi kötü mü yargılamak istemez hemen ilk satırlardan cümleler. Düşünmek lazım üzerine. Asıl olan nedir; amaç mı araç mı?

 

 

İletişim Pazarı

 

Kitle iletişim araçlarının yayılması ile tüketici modası en büyük vurgunu endüstriyel moda ile yaptı. Toplumların en alt tabakasından yukarıya katman katman toplanılan veriler, bir nevi ihtiyaç ve dürtüler listesi, teknoloji ile birleşince tahmin dahi edilemez pazarlar oluşturdu. Bu yüzyılın şüphesiz en önemli gelişmlerinden biri olan kitle iletişimin zaman ve mekân olmaksızın kolaylaştırılması, dijital bir pazara yol açtı. Bu döngüde avını bekleyen kurt misali hazırda bekleyen dijital pazarlama iletişimi, aynı zamanda moda treninin rayı görevini de hakkıyla yerine getiriyor. Influencer, viral pazarlama derken çağa ayak uyduran bir iletişim modelinin kapıdan kovsak bacadan giren dumanı tüm evreni sarmakta. Paylaşımlar; bazen ana sayfalardan çerezlerden overlokçu gibi ayağınıza geliyor, bazen kampanyalı su arıtıcı cihazı gibi telefonu sms’lerinizi zorluyor bazen de bir tık kadar yakın olan muhafazakâr giyimin sultanlarının sunduklarını sorgusuz sualsiz beğendirerek tahtlarını yaptırıyor… Dijital moda yolculuğundan etkilenmeyecek pek kimse yok, varsa da gözden kaçırdığımız “Demodeler” onlar.

 

 

Kim Bu Demodeler!

 

Kim peki bu demodeler? Babyshower yerine mevlid okutan, Latte yerine sütlü Türk kahvesi içen, Youtube kanalını TV kanalı sanan, dinî bayramlarda otel yerine memleketine giden, WhatSupp’dan değil yüz yüze de durum bildiren, online indirim günleri yerine mahalle pazarlarını takip eden, getir götür uygulamaları yerine bakkala manava giden, Kindle yerine hamur baskı kitabı okuyan, adresini Yandex’e göre değil de köşedeki camiye göre bulan yani alışkanlıklarını en yalın hâliyle kalplerinde koruyan o canım yurdum insanları.

 

 

Trend mi Uygulamalar mı?

 

Dijital modada olmazsa olmaz davranışlardan da bahsetmek lazım. Kimilerine göre bu bir trend ve bu akıma kapılan yenileniyor; kimine göre bu bir uygulama, indirmeyen de sınıfta kalıyor. Peki o zaman; trend mi uygulamalar mı? Bence ikisi bir arada gelsin bir “Tbt!” açılımını, olur ya hangi trende uyduğunu merak edenler vardır diyerek yeri gelmişken belirtelim. “Throwback Thursday: Perşembe’ye dönüş.” Ülkemizde ise kullanımı perşembe hariç diğer tüm günlerde ait arşivden bulunup buluşturulup paylaşılan “Ah geçenlerde öyle bir yemiş, içmiş, gezmiştik.” hashtag’lı fotoğraflara karşılık geliyor. Dijital moda sayesinde geride bıraktığımız anları eskisi kadar pek kolay harcayamıyoruz. Üzerine tez yazılamasa da aslında güzel bir ivme moda penceresinden bakıldığında. Vintage vintage olalı böyle parlatılmamıştı.

 

 

Kendini Gerçekleştir-me!

 

Türkiye’de iletişimin modası üzerine henüz yazılı evrak olmasa da dijital modanın bu konuda epey bir rezervi olduğunu söyleyebiliriz. Dijital iletişim modası davranışlarımız insanın yaşam boyu motivasyonunu sağlayan ihtiyaçlar piramidinin en üst dilimini âdeta zorluyor. Günün trendi ne ise ona uymak kaçınılmaz oluyor. Yeşil uzaylı gibi dans etmeyi o an içinde garipsemeyip sıradaki trende kadar etinden sütünden yararlanmamız hep bu kaçamadıklarımızın rutininde. Ha bu arada en üst piramitte ne var diye soracak.

 

 

Eyvah Modası Geçiyor

 

Mektupla, davetiye ile vakit kaybedemeyen bir çağın başına getireceği e-davetiye, e-kart, e-mail ile teknolojinin modasından bahsediyoruz. Yakın gelecekte tamamlanması muhtemel olan nesnelerin interneti çağın gerisinde kalmaktan geri adım atmayanlar için küçük bir kıyamet niteliğinde olabilir. Neden derseniz cevabı; Erzurum’dan yola çıkan gariban bir kasabın tüm dünyada “En ünlü kasap” unvanını kazanması, önce işini sonra kendini internete bağlamasında saklıdır. Zatı internet harikası ile bir karede yer alabilmek moda olurken, et piyasasını mahalle kasabından takip etmek demode olabiliyor. Olanın üzerine artırarak özgünce koyabilmek ayrı bir meziyet. Yöntemi çeşitleyerek, sürekli canlı tutarak ve zamanında müdahale ederek çağa entegre olabilme gerçekten altı çizilesi bir başarı. Hatırası olanı başımız üstünde diyerek dijital modanın serüveni heyecanla takip etmeye devam edelim.

 

Ayşe Nur TÜFEKÇİ – Dijital İletişim Uz.

Etiketler:
Merjam

Merjam

  • Editörün Seçimi
  • En Çok Okunanlar

Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı