Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!

“Giyecek hiçbir şeyim yok” artık geçerli değil

“Bunu bugün giyemem, daha iki gün önce giymiştim.” Bu, pek çok kadın için tanıdık bir cümle. Yıllarca moda için bir hata olarak kodlanan bu anlayış, bu sene ile beraber yerini trende dönüşen “tekrarcılığa” bırakıyor ve kişiselleştirilmiş stil konusunda destekleyici hale geliyor ama bunun da ötesinde gezegenin geleceğine katkı sunan bir eyleme dönüşüyor.

Hollywood ve siyaset sahnesinde kendisini göstermeye başlamıştı. Dünyanın en ünlü stil ikonlarından biri olan Paris Hilton, çok kere pembe renkli kadife eşofmanı içinde boy gösterdi. Merly Streep, aşırı dikkat çeken Amerikan bayrağı ile kaplı elbisesini üç kere giyerek bu akıma öncülük edenlerden oldu.

Amerikalı yazar, oyuncu ve şarkıcı Sarah Silverman, arka arkaya üç kereden fazla giydiği siyah renk çiçekli elbisesine yönelik yapılan “skandal” haberlerinden sonra “Gayet rahat ve çok beğeniyorum” diyerek hem aynı kıyafeti tekrar tekrar giymenin bir ayıp olmadığını gösterdi hem de bu elbise ile kendini bütünleştirdi. Stil ikonlarından olan eski First Lady Michelle Obama da tekrarcılığa destek verenlerden. Çok sevdiği iki elbisesini sıklıkla giyen Obama’nın yanı sıra Kraliyet Ailesi’nden Düşeş Kate Middleton da gardırobundaki kıyafetleri sürekli olarak yeniden giyiyor.

Güçlü nüfuslara ve etki alanına sahip bu yüksek profilli kadınların gardıroplarını geri dönüştürdüğünü görmek onları yalnızca daha bağdaştırıcı kılmıyor aynı zamanda bu davranışın normal olduğunu da gösteriyor.

Hem Kimlik Hem Mücadele

Tekrarlama eğilimi kişisel stil oluşturma konusundaki iddiası ile 2023 ve sonrası için bir devamlılık arz etse de aslında bu akımın arkasında bir başka gerçeklik daha var. Sürdürülebilirlik! Hızlı modanın şekillendirdiği kültürde öğretilen “modada tekrarlama hatası” ve gardıropları güncel tutma baskısı aslında bir hata değil, bir önemseme biçimi. Sürdürülebilir görünümler elde ettikçe daha az atık üreteceğimiz ve iklim krizi ile mücadelede daha fazla yol kat edeceğimiz anlamına geliyor. Çevrenizdeki herkes umutsuzca gezegenin geleceği pahasına kıyafetlerini değiştirmeye çalışırken, tekrarlayan kıyafetlerinize güvenmek, hızlı modanın gelgitlerine karşı koymak için küçük bir eylem. Ve hem çevre dostu olmak hem de kişiselleştirilmiş bir stil oluşturmak için uygulayabileceğiniz yöntemler yenisini düşünmekten çok daha kolay. Bu noktada uzmanlar birkaç ipucu önerisinde bulunuyor:

Aksesuar değişimi ile hiçbir kıyafet aynı değil! Detayları değiştirmek, dün ya da önceki gün giydiklerinize yeni bir enerji katacaktır. Küpeler, yüzükler, kolyeler, çantalar, eşarplar, kemerler, çoraplar veya ayakkabılar… Her biri farklı bir ifade oluşturur. Moda endüstrisi kıyafetlerin sınıflandırılmasıyla gelişiyor. Bu bir iş pantolonu, bu ise günlük bir pantolon, tarzındaki tutum çoğu zaman haddinden fazla kategori oluşturmamıza sebep oluyor. Uzmanlar ise kıyafetlere tek bir amaç yüklemeyerek onu çok daha fazla giyebileceğinizi belirtiyor. Kıyafetlerinizi sevmek, onları birbiriyle eşleştirmek adına harika bir yol. Kıyafetlere anlamlar yüklemek, onların daha düzenli giymenizi sağlar. Kıyafetlerin varlık yolculuğunuzun bir parçası olduğunu düşünmek, bağlantıyı güçlendirmeye yardımcı olur. Ve en önemlisi giysilerin geleceğini düşünün. Sıkıldığınız ve çöpe atmayı düşündüğünüz bir giysinin sonunun nereye varacağını kurgulayın. Dünya genelinde istenmeyen kıyafetlerin yüzde 70’inden fazlasının sonu çöplüklerde bitiyor ve geri dönüşüme sokulamıyor.

Etiketler:
admin

admin

  • Editörün Seçimi
  • En Çok Okunanlar

Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio