Bu haberi arkadaşlarınla hemen paylaş!
Üsküdar'da hastanenin bakımsız olduğunu ve insanların sıtma ve çeşitli bulaşıcı hastalıklar nedeniyle öldüğünü gördü. Uğraşların sonucunda ölüm oranı yüzde 42’den yüzde 2’ye indi. Dokunduğu her yeri güzelleştiren Nightingale'in bizim tarihimizde de izlerine rastlamak mümkün.
Florance Nightingale, 12 Mayıs 1820 tarihinde Floransa, İtalya‘da doğdu. Babası tarafından eğitilen Florence, Yunanca, Latince, Almanca, İtalyanca, Fransızca, Matematik ve Tarih konularında bilgili, aydın ve eğitimli bir kadın olarak yetişti. Londra‘da Londra King’s Koleji'nden mezun oldu. Hemşirelik için Almanya'da eğitim aldı. Birçok dil bilmesi ve eğitimini en iyi şekilmesi almasının yanında aynı zamanda fedakar ve çalışkan biriydi. Döneminde hastaneler bakımsız, kalabalık, ve hijyenik olmadığından ailesi bir hastanede çalışma isteğine karşı çıktı. Bunun üzerine o pes etmedi ve hastaneleri dolaşıp hastaları gözlemleyerek şartların iyileştirilmesi ile ilgili çalışmalar yaptı.
1800'lerin başında, hemşire olarak çalışan kadınlar daha alt sınıf olarak nitelendiriliyorlardı ve saygı görmüyordu. Halk hemşirelik mesleğine oldukça uygunsuz anlamlar yüklüyordu. Ancak Nightingale bütün toplumsal normları reddetti. Bunun yerine, kendini hayır işleri yapmaya ve hemşireliği kendi başına olabildiğince öğrenmeye ve öğretmeye adadı. Nightingale, ailesinin tüm olumsuz yorumlarına karşı hemşirelik okumak için Almanya'ya gitti. Orada hasta bakımı ve hastane yönetim temelleri eğitimi aldı. İki yıl sonra ailesinin karşı çıkmasına rağmen, Londra’nın Harley Sokağı’ndaki kadın hastaların bakıldığı bir hastanede yönetici oldu.
Nightingale hemşireliğin ilahi bir görev olduğuna inanıyordu ve ailesinin mesleğini desteklemeyi sürekli reddetmesi onun sık sık depresyon yaşamasına sebep oldu. 1847'de zihinsel bir çöküş yaşadı. İyileşmek için Roma'ya gitti ve burada bir politikacı ve savaş sekreteri Sidney Herbert ile tanıştı. Herbert onun için çok iyi bir arkadaş oldu.
1853- 1856 yılları arasında Kırım Savaşı'nda İngiliz ordusundaki yaralı askerlere bakmak üzere 38 gönüllü hemşire ve rahibelerle İstanbul Selimiye’de Selimiye kışlasında kurulan askeri hastaneye gönderildi. Üsküdar'da hastanenin bakımsız olduğunu ve insanların sıtma ve çeşitli bulaşıcı hastalıklar nedeniyle öldüğünü gördü. Yoğun bir çalışma sonucu, gerekli malzeme ve eksiklikleri gidererek hastaneyi sağlık koşullarına uygun bir hale getirdi. Bu uğraşların sonucunda ölüm oranı yüzde 42’den yüzde 2’ye indi. Dokunduğu her yeri güzelleştiren Nightingale'in bizim tarihimizde de izlerine rastlamak mümkün.
Savaşın zor koşullarında, gece gündüz demeden yaralılara baktığı için askerler ona 'Lambalı Kadın' adını vermiştir.
Nightingale'in Scutari'deki çalışmalarının haberleri basına ulaşmıştı ve İngiltere'de bilinen biri haline gelmişti. Ölüm oranlarındaki düşüş ve hastane koşullarının iyileştirilmesini onun çabası olarak bilindi ve Times onu 'Melek' ilan etti.
Kırım Savaşı esnasında hayvanlarla olan temasından geçtiği düşünülen bir enfeksiyon kaptı. Savaşın yarısında ülkesine dönse de bir daha hiçbir zaman tam anlamıyla iyileşemedi. Yaşamı boyunca birçok fiziksel hastalıkla mücadele etse de asıl mücadesinin zihniyle ilgili olduğu biliniyor. Yaşadıklarının incelenmesi üzerine Nightingale'in bipolar bozukluğu olduğu sonucuna varıldı. Yaşamı boyunca hiç durmadan çabalasa da son yıllarında ağır bir depresyon geçirdi.
Florence Nightingale, 13 Ağustos 1910 tarihinde Londra, İngiltere’de 90 yaşında hayata gözlerini yumdu. Doğum günü her yıl 'Uluslararası Hemşireleri Günü' olarak kutlanmaktadır. Aslında tarihte adını bilmediğimiz yüzlerce, binlerce Nightingale var.
Copyright © Tüm hakları saklıdır. Merjam.com – Copyright 2021 | Codlio
3D tasarım ajansı